26 Ara 2015

SPLASH SPLASH LOVE


Bir zamanlar kore fanı olan ben uzun zamandır kore dizisi seyretmiyordum. Aslında hiç dizi izlemiyordum.Durumları biliyorsunuz.  Uzun aradan sonra Düda'nın Feneri  sayesinde izlediğim bu dizi ise kesinlikle harikaydı. Bıraktığı etki nasıl anlatılır emin olamadım :)  hani mini tadımlık top kekler olur ya aşırı güzeldir ama çok küçüktür bu dizide öyleydi işte. Sadece 2 bölümdü şahsen daha uzun olmasını isterdim en azından diğer kore dizileri gibi 16-20  bölüm olsaydı da kendini izlettirirdi eminim :)

devamını oku
PAYLAŞ:

14 Ara 2015

“Pantene Altın Kelebek Ödülleri”nde Güzeller Geçidi

Yılın merakla beklenen ödülleri ‘Pantene Altın Kelebek’in kırmızı halıdaki yıldızlar geçidinde, ünlü yıldızlar saçlarıyla, şıklıklarıyla ve güzellikleriyle dikkat çekti.

29 Kasım Pazar akşamı Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi’nde televizyon ve müzik dünyasının en iyilerinin ödüllendirildiği “Pantene Altın Kelebek Ödülleri”nde; birbirinden ünlü isimler ödül töreni öncesinde kırmızı halıda saçlarıyla, güzellikleriyle ve şıklıklarıyla göz kamaştırdı.

Bergüzar Korel ışıltısıyla ve saçlarıyla büyüledi…

Geceye krem rengi şık ve zarif bir tuvaletle katılan Pantene Marka Elçisi Bergüzar Korel, güçlü ve sağlıklı görünen güzel saçlarıyla ışıltısını kırmızı halıya da yansıttı. Bergüzar Korel’in bu özel gece için saçlarını hazırlayan P&G Beauty Saç Stilisti Önder Tiryaki; “Böylesine özel ve görkemli bir gecede Pantene’in Marka Elçisi Bergüzar’ın kıyafet seçimi kadar saçlarının nasıl görüneceği de oldukça önemliydi. Bergüzar’ın saçları oldukça gür ve sağlıklı… Tabii söz konusu böylesine güzel ve sağlıklı görünen Pantene saçı olunca, saçlara şekil vermek de benim için çok keyifliydi. Bergüzar’ın kıyafet seçimine göre saç şekline birlikte karar verdik ve ortaya harika bir sonuç çıktı. Kendisi gibi saçları da ışıldıyor” dedi.

Yıldızları Parladı…

Bu yıl ilk defa belirlenen “Pantene Yıldızı Parlayanlar” kategorisinde; Hande Erçel, Bensu Soral ve Nilay Deniz de güzel ve sağlıklı görünen saçlarıyla ve tarz tuvalet seçimleriyle geceye katıldı. Genç yıldızlar, oyunculuk anlamında böylesine değerli bir ödül almanın da kendileri için büyük bir motivasyon olduğunu söylediler. Hande Erçel ve Bensu Soral toplu kullanmayı tercih ettikleri güçlü saçları ve doğal makyajlarıyla göz kamaştırdı. Ödül gecesi için tercihi beyazdan yana olan Nilay Deniz ise açık bıraktığı güzel ve sağlıklı görünen saçlarıyla dikkat çekti.

Ayrıca Pantene Altın Kelebek özel jürisi tarafından güçlü ve sağlıklı görünen saçlarına göre seçilen 15 şanslı okur, geceye yıldızlar kadar özel hazırlanma ve sevdiği sanatçılara sahnede ödül verme şansını yakaladı. 15 şanslı genç kızı ödül gecesine hazırlayan P&G Beauty Saç Stilisti Önder Tiryaki, “Böyle bir geceye hazır olmak için öncelikle sağlıklı görünen, güçlü ve parlak saçlara sahip olmanız gerekiyor” dedi. Ünlü saç stilisti, her şampuandan sonra Pantene saç bakım kreminin kullanılmasının önemini vurguladı: “Daha sağlıklı görünen, daha parlak ve daha güçlü* saçlar için, şampuandan fazlasına ihtiyacınız var! Bunun için önerim, dünyanın 1 numaralı saç bakım kremi** olan Pantene Pro-V Saç Bakım Kremleri. Etkili Pantene Pro-V formülüne sahip olan ve her saç tipine uygun varyantları bulunan Pantene Saç Bakım Kremleri, her şampuandan sonra kullanıldığında saçların sağlıklı görünen en güzel halini ortaya çıkarmaya yardımcı oluyor.” Tiryaki, Pantene şampuan ve saç bakım kremiyle birlikte, Pantene Saç Bakım Yağ’larının düzenli kullanımını tavsiye ediyor: “Harika bir ürün! Ben uzun zamandır bu işi yapıyorum, böyle bir ürünle ilk defa karşılaştım. Çevremde önerdiğim herkes de bayılıyor. Çünkü normalde kadınlar çoğunlukla saçlarını ağırlaştırdığından şikayet ederek yağları kullanmayı reddediyor; fakat Pantene Saç Bakım Yağları ile böyle bir sorunla karşılaşmak söz konusu bile değil. Ürün saçlarınızın bakımını yapıp saçı şekillendirmeden kaynaklanan yıpranmaya karşı korurken, yağlı bir his bırakmıyor.”
15 şanslı genç kızın kırmızı halıdaki saç stillerini belirleyen Önder Tiryaki “Genç kızlar kırmızı halıda kesinlikle doğal ve abartıdan uzak olmalı, kendilerine yakışanı yapmalılar. Kırmızı halıya en çok yakışan görünüm herkesin yaptığı değil, senin en güzel halindir” dedi.

 *Şekillendirmeden kaynaklanan yıpranmalara karşı güç, şampuan+saç bakım kremi kullanımında
**P&G Hesaplaması, Ağustos’14-Temmuz’15 Nielsen satış bilgisine göre 

 

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

devamını oku
PAYLAŞ:

13 Ara 2015

MERHABA

Ara verdikten sonra yazı yazmak çok garip geliyor. Her an vazgeçme düşüncesi ile dokunuyorum harflere. Her bir kelimede huzursuzluğum biraz daha artıyor. Bilmeyenleriniz var. İnstagram hesabımı sildim ve bloga ara verdim. Bu süre içinde sadece bir bloga yorum yaptım. Aslında sanal alemden tamamen kopmak amacım. İzim kalmasın geride. Nedeni ise zor bir dönemden geçmem. Ben herşeyi aynı anda kaldıran ya da yapabilen biri değilim maalesef. Ve başıma gelen her kötü şey beni deyim yerindeyse kıvrandırıyor. Zayıf bir psikolojiye zayıfım ve kendime eziyet etmek gibi kötü bir huyum var.  İşte bu yüzden iyi kötü bir yere getirdiğim benim başarı sayılabilecek nadir şeylerimden bu blogu ve okuyanları kendimle sıkmak istemiyorum. Sitemkar ve dertli Aslıhan hiç çekilmiyor emin olun. 

Arada Sırada yapan olursa yorumları cevaplamak, küçük paylaşımlar yapmak ve yanlış anlamazsanız reklam yayınlamak için giriş yapacağım. Önceden haber veriyorum ki yadırgamayın bu durumu. Umarım bu süreçte dualarınızı ve desteklerinizi benden eksik etmezsiniz. 

Sizleri Seviyorum...
Dualarım ve Sevgilerimle...
Aslıhan



devamını oku
PAYLAŞ:

24 Kas 2015

HAYALİMDEKİ EV

Öncelikle söylemeliyim ki böyle bir yazı yazmak hiç aklımda yoktu. Renkli Tırtıl'ın yazısını okuyunca aklıma geldi.Çünkü bende onun gibi zaman zaman hayalimdeki evi tasarlıyorum.Sanırım çoğumuz bunu yapıyor.Komşumun hayalindeki evi okumak için buradan buyurun.

Bir çoğumuz ancak evlenince kendine ait bir evi oluyor ve  o bomboş evi kendine göre tasarlama  hayali ne yalan söyleyeyim çok çekici. Ama hayatlar pek öyle olmuyor.Çoğu zaman aileler onlara göre en uygun mobilyalardan seçmenizi bekliyor.Ama benim hayalimde aileler pek karışmıyor müstakbel eşim(aday adayı bile yok) de benim en doğru kararı vereceğimden emin olduğu için seçimi bana bırakıyor :) En azından taze gelin evlerine benzemeyeceğine emin :D Şunu da belirteyim zaten kurulu bir düzen varsa ve çok gerekli değilse ben o düzeni bozmam

Genellikle bir evin en çok kullanılan yeri salondur.Bu yüzden herkes dizaynını çok önemser.Hele birde misafir için ayrı bir salon varsa misafir dışında kimse oraya giremez.Kendi çocukların bile giremez.Şahsen sırf misafirler için ayrı salon yapmayı düşünmüyorum. Kullanılmadan eskiyecek  eşyalar için masraf etmeye gerek yok. Rahat pastel tonlarda bir L koltuk istiyorum.Bazı L koltuklar yatak olabiliyor.Misafir içinde çok uygun :)


Hayalimdeki tam olarak bu değil ama buna yakın bir şeyler olabilir.

devamını oku
PAYLAŞ:

13 Kas 2015

ESKİDEN...

İyi akşamlar  pazartesi günü 3 adet sınavım olmasına rağmen tavana bakıp bakıp düşüncelere dalarken buluyorum kendimi. Çoğunlukla eski zamanları düşünüyorum  yada eski beni... Ben eskiden saftım iyiydim insanlara güvenir tanımadığım insanları bile çok severdim.

Ama artık kendimi tanıyamıyorum. Çoğu zaman sinirliyim patlayacak bir bomba gibiyim bu sinirimi en çok kendimden çıkarıyorum. Öyle acımasızca davranıyorum ki. Bir nevi başarısızlıklarım için intikam alıyorum.

Artık korkağın tekiyim hiç bir şeye cesaretim yok. Yapacağım her şeyi o kadar düşünüyorum sonunda ondan vazgeçiyorum. Halbuki ben bana vuran babama bile karşı çıkardım. Artık büyüdüm ve o cesaret içimdeki çocukla beraber ortadan kayboldu. Artık sesini yükseltmesi için yetiyor kendimi karanlık odama kapatmak için.

Artık bu aileye ait hissetmiyorum kendimi ama kopamıyorum da. Anneme daha çok bağırıyorum yaktığı canımın acısını canını acıtarak alıyorum ve artık biliyorum ki söz kalemden bile keskin...

Artık yeni bir şeyler öğrenme arzum yok. Bundandır belki de okuldan kaçışım. Sınıf denilen hırslı insan topluluğu ile düşüncelerimde ters hayallerimde...

Ben kitaplara aşıktım şimdi kitaplara elimi uzatıp çekmekle yetiniyorum. İster inanın ister inanmayın en çok bu sıkıyor canımı...

Dua edin olur mu benim için. Huzur bulsun artık beni korkarak kurduğum bir aşçılık hayalim var oda olsun. Bende bu yazıya denk gelip okuyan herkese sağlık mutluluk ve huzur diliyorum...

devamını oku
PAYLAŞ:

31 Eki 2015

BIOBLAS ŞAMPUAN + BAKIM KREMİ İNCELEMESİ


Herkese merhaba bugün size hiç memnun kalmadığım hatta nefret ettiğim bir üründen bahsetmek istiyorum . Açıkçası çok büyük beklentilerim vardı. İndirimle yanında tarak hediyesi ile birlikte 7 lira civarı bir fiyata aldım. Maalesef tek avantajlı tarafı tarak oldu.Ürünün yapısı koyu bir kıvamda, koyu bir rengi ve hafif bir kokusu var. 


Bitkisel serum katkılı olması dolayısıyla dış etkenlerin saçlar üzerindeki etkisini azaltmayı, saç diplerini besleyerek ömrünü uzatmayı saç dökülmesini engellemeyi ve saçı uzatmayı vaad ediyor ama sadece vaad ediyor. İlk kullanımdan itibaren saçlarımı;

* Kurutmaya  başladı. 

* Onarmak yerine kırıklarımı artmaya başladı. 

* Her kullanımda elektriklendi. 

* Uzatmadı 

Bu kadar kötü etkiden sonra uzamasından vazgeçtim halbuki amacım yavaş uzayan saçlarımın hızlı uzamasıydı. Bu arada sanmayın ki etkilerini gördüm vazgeçtim. İnatla şişenin sonunu getirdim kendisi ilk kullanımdan son kullanıma kadar aynı etkiyi gösterdi. Takdir etmek gerek :) Benim şahsi izlenimlerim bu şekilde mutlaka kişiden kişiye değişir. 
Fikir ve önerilerinizi yazarsanız mutlu olurum. 

Sevgilerle... 




devamını oku
PAYLAŞ:

23 Eki 2015

DEPREM

O gün 23 Ekim 2011 Pazar ertesi gün okul var. Gitmesem olmaz mı acaba diye düşünüyorum. Devamsızlık hakkı doluyor olmaz Aslı diye ikna ediyorum kendimi. Veri tabanı ödevim var önce onu mu yapayım yoksa duşmu alayım diye düşünüyorum. Saat 13:40 yatağıma uzandım düşünürken. Bir dakika sonrası hayatta aklıma gelmezdi.

13:41 önce alttan bir ses ardından büyük bir sarsıntı hemen okulda öğretildiği gibi yatağımın yanına çöküp başımı korumaya alıyorum. Kütüphanem üstüme doğru düşüyor ama yatağa denk geliyor. İkisinin arasından çıkıyorum dışarı. Gariptir kimsenin bana seslendiğini hatırlamıyorum. Dışarı çıktım. O kadar kalabalık ki. Bir süre sonra eve gittik annemle şarterleri vanaları kapattık akşam için ceket falan aldık indik Bir süre sonra telefonlar açıldı. Babam arkadaşlarıyla birlikte o döndü. Şükür evimiz yıkılmadı ama o korkuyu bir daha Rabbim yaşatmasın hiç kimseye...

devamını oku
PAYLAŞ:

14 Eki 2015

SON ZAMANLARDA

Merhabalar hepinize nasılsınız görüşmeyeli. Biliyorum ki sizlerde benim gibi buruksunuz. Beni sorarsanız  sizleri de yazmayı da çok özledim. Ama inanın  hiç halim yok ne yazmaya ne yaşamaya... Yorgunum bitkinim. Her şeyden sıkılıyorum. Ama arkamda bırakıp kurtulamıyordum. Artık kurtulmak için bir şeyler yapıp yeni hayatıma başlamalıyım.

Bir süredir kendimi hayatımda ki her şeyi sorguluyorum. Fark ettim ki bir çok şeyi amaçsızca yapıyorum. Bunları alışkanlık haline getirmişim. Ve bu alışkanlıklar  beni daha çok dibe çekiyor. Hayır gizemli gizemli konuşup çıkıp gitmeyeceğim. Bugün her şeyi olduğu gibi yazacağım. 

Alışkanlıklarımın ilki okula neredeyse hiç gitmemem ve alttan derslerim. Okulu uzatma ihtimalim olduğu halde boş vermiş bir şekilde devam ediyorum. Ama artık yeni bir amacım var. Okulu en hızlı şekilde bir an önce bitirmek ve yeniden sınava girmek. Çünkü hayalimi buldum. Gastronomi okuyacağım inşallah. 

Diğer bir alışkanlık ise çok fazla alıngan davranıp her şeye üzülmek. Nolmuş yani insanlar beni önemsemiyor ve sevmiyorsa. Ben kendimi seviyorum ve bunu kendime yapmaya hiç hakkım yok. Ben bir dönem kendimden bile nefret ediyordum. 

Son bir alışkanlık her şeyin suçlusu ailem gibi davranıyorum. Ne kadar kötü olursa olsun ailemi özellikle annemi ve kardeşlerimi çok seviyorum. Artık büyüdüm bana yaptıklarının yanlış olduğunu biliyorum. Ama bunların bedelini nasıl alabilirim ki. Bundan sonra yapacağım şey onları kendi içimde affetmek ve yoluma devam etmek olacak. Ve kendi çocuklarıma aynı şeyleri yaşatmamak olacak. 

Anladığınız gibi artık sırtımda yük, hayatımda fazlalık istemiyorum. Yoksa ruhsal olarak iyice dibe vuracağım. Pozitif bir hayat istiyorum. Ve bunu benden başka kimse benim için yapmayacak bunu anladım. Daha iyi olmak umuduyla... 
Sevgilerle... 


devamını oku
PAYLAŞ:

11 Eki 2015

TERÖRÜ LANETLİYORUZ

Merhabalar hepinize. Günaydın diye başlamak isterdim ama gün bugün kara. Ankara kadar karanlık... Vefad edenlerin yakınlarına baş sağlığı yaralılara acil şifalar  diliyorum. İnşallah ülkemiz için barış yakındır


devamını oku
PAYLAŞ:

4 Eki 2015

PEELİNG JELLER ||NEUTROGENA, GARNİER

Günaydınlar efendim. Mutlu pazarlar diliyorum hepinize. Bendeniz sabah erkenden kalkıp kahvaltımı ettim bile. Bugün blogda pek fazla görmediğiniz türde bir inceleme yazısı yazıyorum."PEELİNG JELLER " 


İlk olarak hiç beğenmediğim, sevmediğim hatta nefret ettiğim jelden  başlamak istiyorum. 

Neutrogena Pembe Greyfurt Günlük Peeling Jel:  

vaadetlerinden ilki sivilce azalmasına yardımcı olduğu ancak azalmak bir yana bende tam tersi bir etki yapıyor. Her uyguladığımda sivilce yaptı ve kızarıklıklar neden oldu. Kokusu da deterjan gibi geliyor bana. Diğer peelingler gibi tanecikleri bir yapısı var.  A101den 10tl'ye almıştım. Büyük ihtimalle çöpe gidecek. 

Neutrogena Siyah Nokta Temizleyici Peeling Jel:

Bunu öncekine nispeten daha çok beğendim. Kısmen işe yarıyor. En azından bitene kadar kullanırım bunu. Pembe greyfurta göre katı ve kremsi bir yapısı var. Özellikle siyah noktanın bolca olduğu burnuma uyguluyorum. Bununda kokusu bir garip. Bunu da A101den 10tl'ye almıştım. Bazı A101lerde  hala var. 

Garnier Saf&Temiz 3'ü 1arada:

Oldukça popüler olan bu ürünü herkes biliyor sanırım. Çok çok büyük etkileri olmamakla beraber temiz ve ferah hissettirdiği için sürekli kullanıyorum. Özellikle benim gibi karma/yağlı bir cildiniz varsa bu ürünü seveceksiniz. Kokusu da salatalık gibi kokuyor. Yapısı ise kremsi bir yapıda ve taneciklere sahip bu yüzden maske yerine kullanınca bile peeling etkisi yapıyor. A101 ve Bimlerde 10tl'ye satılıyor. 

Sizin yorumlarınız neler?  Önerileriz var mı? Cevaplarınızı bekliyorum. 
Sevgilerle... 






devamını oku
PAYLAŞ:

3 Eki 2015

MUTLULUK ARAYIŞI

Merhaba :) hepinize iyi haftasonları diliyorum. Gerçekten oradan oraya koşma ile geçen bir haftanın sonu herkese iyi gelecektir...

Tabii birde benim gibi hafta boyunca hiçbirşeye yapmayan her gününü haftasonu gibi yaşayan dünyaya gözleri ile değil bilgisayar, tablet, telefon benzeri cihaz ekranlarından bakan mutsuz arayış içinde boşlukta hissedenler de var. Bugün youtube amaçsızca dolaşırken önüme çıkan bir video izledim. Durumumun özetini geçiyordu resmen. Videoda benim nerdeyse artık hiç yapmadığım bir yol gösteriyor.

Çaba!!! 

Bir sonuca ulaşamazsanız bile deneyin diyor. Anlatıcı Nouman Ali Kaan esprili bir dili var. Bazıları ön yargılı yaklaşabilir. Ama izlemekle hiçbir şey kaybetmiyoruz...
Sevgilerle...


devamını oku
PAYLAŞ:

30 Eyl 2015

YÜZ TEMİZLEME CİHAZI

Merhabalar.Ben bir türlü giriş paragrafı yazamıyorum.Direkt bodoslama girince de kendimi bir garip hissediyorum.Maalesef yeni bir giriş bulana kadar direkt girmelerime katlanacaksınız.


İnstagram hesabımı takip edenler bilir.2 hafta önce bu cihazı almıştım ve 2 hafta boyunca düzenli olarak denedim.Öncelikle cihazın özelliklerinden bahsetmek istiyorum. 5 farklı başlığı olan bu yüz temizleme cihazı hepsiburada.com'da 10,90tl fiyatına satılıyor.Ürün 2 adet Kalem(AA) pil ile çalışıyor. 2 haftadır piller hala bitmedi.Başlıklar kolay çıkıp kolay takılıyor.



Ben ürünü Garnier Saf&Temiz Neem ile birlikte kullandım.Ara sırada peeling başlığını Garnier Saf&Temiz 3'ü 1 arada ile kullandım.Fırçaları ıslatıyorum.Fotoğraflarda fırçaya jeli döktüm ama genelde yüzüme uygulayıp aslından ıslak fırçayı vuruyorum.Temizleme fırçası oldukça yumuşak yüzümü hiç tahriş etmedi.Kullandıktan sonra kendimi oldukça temiz hissettim.ayrıca burnumda ki siyah noktalarında yumuşadığını gördüm. 1 kezde kız kardeşim denemişti.Ben hiç makyaj yapmam ama o çok miktarda ve sürekli yaptığı için ondaki etkisi daha farklı oldu.Makyaj arta kalanlar aktı.Rengi açıldı kızın :)

Sonuç olarak tam fiyat-perfonmans ürünü yani fiyatına göre çok iş yapıyor.Ama çok mu gerekli derseniz değil.Eliniz bu işi gayet iyi beceriyor zaten.Merak ediyorsanız ve çok denemek istiyorsanız en azından bunun gibi düşük fiyatlı bir ürün alın ki sonrasında köşeye atarsanız zararı olmasın.

Sizler ne düşünüyorsunuz? Önerileriniz var mı? Lütfen yazın
Sevgiler...


devamını oku
PAYLAŞ:

26 Eyl 2015

HAYIRLI BAYRAMLAR

Merhabalar efendim nasılsınız? afiyettesinizdir inşallah hepiniz.Ben mi canım bana her gün bayram :)
Gerçekten bayramın benim için diğer günlerden hiç bir farkı yok.Üzerimi bile değişmiyorum düşününün o kadar normal.Dışarı çıkmayı pek sevmiyorum.Açıkçası laf sokulan o sohbet havasındaki iğneleme seanslarını hiç çekemem.Giyinmeyi süslenmeyi de sevmiyorum.Giyinene kadar hevesim kaçıyor.Sizler benim yerime de gezin olur mu ballarım,Milango çikolatalarım :)

devamını oku
PAYLAŞ:

23 Eyl 2015

PembeSmokin Blog| Haliç Cafe - Seyr-i İstanbul Rezaleti

Merhaba geçenlerde pembesmokinin ev sahipliği yaptığı bir etkinlikte bloggerlar arkadaşlarımızın maruz kaldığı rezaleti sizler ile paylaşıyorum. Lütfen bu tür mekanlara pabuç bırakmayalım
 *******
Merhabalar
İki gündür etkinlikle ilgili muhteşem detaylar paylaştım sizlerle... Bu paylaşımım ise son detay olacak. İlk olarak güzel, eğlenceli her şeyi paylaşmak istedim. Etkinliğimiz gerçek anlamda güzel geçti. Çok eğlendik hatta herkes memnun kaldı. Mekana ve mekan sahibine rağmen çok eğlendik. 
Biliyorum ki bunları okuduktan sonra "Nasıl Sabrettiniz?" diyeceksiniz. Biz ev sahibi olduğumuz için sabrettik. Davetlilerimiz ise bizler bu kadar uğraşıp didinip ortaya bir şeyler çıkartmışken üzülmeyelim diye sabrettiler. Birbirimizi sakinleştirip sonuna kadar dayandık. Sonu çok hoş olmasa da biz dediğim gibi birbirimizle tanıştığımız için çok memnun ayrıldık. En azından davetlilerimin paylaşımlarında bunu görebiliyorum. 


Her şeyi tek tek başından anlatmak istiyorum ki mekanla ilgili kararlarınızı verirken beni anlamış olun isterim.
İstanbul Blogger Coffee Break Etkinliği'ni planlarken ilk olarak mekandan başlamamız gerekiyordu. Mekana göre tarih belirlemek amacındaydık. Herkese bilgilendirme maili atmalıydık. Sponsor aramak gibi bir lüksümüz olamazdı. Her şey acele ilerlemeliydi. Çünkü zamanımız dar, önümüz bayramdı. Ona göre katılımcıları belirlemek amacındaydık. Başladık mekan arayışlarına...
Bir kaç mekan ile görüştüm. Yer uymadı, zaman uymadı, kişi sayısı fazla geldi derken üniversitede çok sık gittiğim ve o zamanlar gayet memnun kaldığım bu mekan geldi aklıma. Hem tarihi dokusu hemde muhteşem İstanbul manzarasını düşünerek mekanla anlaşmaya karar verdik. İlk görüşmemiz telefon ile oldu. Mekan sahibi Kasım Yenidünya ile görüştük. Bizi memnuniyetle ağırlayabileceğini söyledi. Biz yine de emin olmak adına Tuğçe ile birlikte mekana gittik. Ulaşım zaten ayrı bir sorun teşkil edecekti. Fakat biz mekanın güzel olması adına bu zorlu yolu davetlilerimizle aşabileceğimizi düşündük. Kasım Bey mekanda olamayacağını ve sanırım halkla ilişkiler ile ilgilendiğini söylediği Arzu Hanım'ı yönlendireceğini bildirdi. Oraya gittiğimizde Arzu Hanım bizi bekliyordu. Detayları telefonda konuşmuş olduğumuz gibi tekrar belirterek sorduk. Sorularımız şunlardı.
1-) Belirli bir menü ya da kahvaltı alsak bize fiyat verilebilir mi?
Fix menü olarak tercih yapmamıza gerek olmadığı, herkesin yediği ve içtiğini ödeyebileceğini belirttiler. Hatta üst katının otel olarak kullanıldığı için cafe bölümünü haftasonları açtıklarını ve genellikle sabah brunch olduğunu belirttiler. Belirli bir fiyat olarak menülerdeki fiyatların geçerli olduğu söylendi. A la carte olarak tercihimizi belirledik.
2-) Mekana getirelecek hediyeler sorun teşkil edecek mi? (Pasta, Cupcake... vs.)
Bu bir blogger toplantısı olduğu için sponsorların getireceği yiyeceklerin bir sıkıntısı olmayacağı belirtildi.
3-) Hangi gün ve saat kaç etkinliğimizi gerçekleştirebiliriz ve hazırlık detayları için bizi saat kaçta kabul edebilirsiniz?
Hafta sonu olduğu ve sabah kahvaltıları verdiklerini söylediler bu yüzden etkinliği ancak saat 13.00 gibi başlatabileceklerini belirttiler. 
4-) Ödemeleri nasıl alacaksınız?
Herkesin isim kartına numaralar yazılıp bu şekilde adisyonların her kişiyi bir masa gibi değerlendirileceğini ve numaralara göre ödeme yapılacağı şeklinde anlaşıldı. 
5-) Masa düzenlemesini nasıl yapabiliriz?
Saat 12,00 itibariyle mekana gelip organizasyon hazırlıklarına başlayabileceğimizi belirttiler.

Bununla birlikte böyle bir etkinlik olduğu için mekana bizlerden başka kimseyi almayacaklarını eklediler. Çok teşekkür ederek mekandan ayrıldık.

Açıkçası mekanla ilgili bu kadar detayın olumlu olması beni biraz huylandırdı. Ama sonradan abarttığımı düşündüm. Yine de her detayı tekrar konuşmak için Tuğçe etkinlikten iki gün önce bu detayları Kasım Bey ile tekrar konuşmak için telefon etti. Her şey yolunda ve mekan bizleri bekliyordu.

Ve etkinlik günü...

Mekana 12.30 civarında etkinlik ev sahibi olarak masaları hazırlamak üzere biz gittik. Mekanda hala kahvaltı edenler vardı. Bize saat 12.00 için söz verilmişti. Mekan sahibine ısrar etmesek masalarımızı yerleştirmeyecekti.
Masaları ayrı ayrı yerleştirdi. on kişi bir tarafa diğer on kişi bir tarafa şeklinde bir oturma düzeni ayarlandı. Bu hiç istemediğimiz bir şey oldu. İnsanların birbirinden ayrılmasını hiç istemedik. Fakat yine de ses çıkartmadık. 
Sponsor firmalarımız mekana geldiler ve ürünlerini getirmeye başladılar. Aynı zamanda yavaş yavaş davetlilerimiz gelmeye başladı. Açılış konuşmamızdan sonra Kasım Bey biz etkinlik sahiplerini el işaretleri ile yanına çağırdı. Gittik.
"Bu mekanda bu kadar kişi bu şekilde bir etkinlik düzenleyemezsiniz. Bunun için biz 5000 TL alıyoruz. Hadi sizin için 1000 TL olsun." tarzında bir söylemle bizlere Sultanahmet Köfte (3 adet), salata ve bir adet içecekten oluşan menüsünün 50 TL olacağını söyledi. Şok olduk. Biz bunu ilk gün konuşmaya zaten gelmiştik. İnsanlar geldiğinde bunu nasıl söyleyebilirdi?
Mecburen kızlarla bu durumu paylaşmak zorunda kaldık. Tabi ki ben dahil kimse bunu kabul etmedi. Herkes yeni kahvaltı etmiş ve mekana gelmişti ve hiç kimse onun belirlediği menüyü yemek zorunda da değildi.
Yanına gittiğimizde bize "Beni ilgilendirmez ne yeyip içerseniz için bana bin lira para toplayacaksınız!"dedi.
Resmen bizden para kopartmaya çalıştı. Tuğçe'ye bir kalem ve bir kağıt uzatarak sipariş almasını emretti. Tuğçe sıkıntı olmaması adına kızlardan sipariş aldı ve siparişlerini garson gibi elleri ile dağıttı. Limonata, kahve, ve salataları gördüm. İnanın biz siparişi verdikten sonra gidip limon ve marul aldı. Ellerinde içeri girerken gördük. Limonları yine görebileceğimiz bir yerde sıkıp buzdolabının buzluğunda soğuttu. Limonatalar berbattı. Ben içmesemde arkadaşlarımın anlattığı ile bunun böyle olduğunu söyleyebilirim. Hatta ton balıklı salatamda ne bir sos ne bir tuz vardı. İçeriği marul ve ton balığından oluşan salatamı yarım bırakıp pasta ile doydum. 
Arkadaşlarımızdan birisi limonatayı beğenmediğini söylediğinde Kasım Bey kızın bardağına uzanıp terbiyesizce limonatayı kendi içip bardağı önüne koydu. Sanki beğenmek zorundaymışız gibi.
Sonra bize gelip "Bunlarda hiç bir şey beğenmiyor. Söyleyin onlara başlatmasınlar..." cümlesini kurdu.
Biz ev sahipleri olarak yansıtmamaya modumuzu düşürmeden hareket etmeye çalıştık. 
Birazdan gelip tuvaleti kilitlediğini. Hiç kimsenin tuvalete giremeyeceğini söylememizi belirtti. Bursa'dan gelen arkadaşımız vardı ve giyinebileceği tek yer orasıydı. Onu da kilitledi. 
Daha önceden bir mekanda doğum günü kutladıysanız mekana getirilen pastanın mekan tarafından sunumunun yapılarak, üfletildikten sonra alınıp servis yapıldığını bilirsiniz. Biz servisimizi kendimiz yaptık. Bize sadece tabak ve bıçak verildi. Verilirkende "Ne kadar da çok şey istiyorsunuz!!" gibi cümleler...
Tam hediyeleri dağıtacakken Kasım Bey yanıma gelip "Bu mekanı 16.30'da terkedin." dedi. Halbuki herkes bir şeyler yeyip içiyordu. Ara vermeden nasıl bir şeyler yeyip içebiliriz ki? 
Hızlıca hediyeleri dağıttık kızlara her şeyi açıkladık. Zaten farkındalardı. Çok mahçup olmuştuk ama toparlanabilirdi. Ta ki çıkış zamanımıza kadar...
Kızlara mekan sahibinin asıldığını gözlerimle gördüm. Hatta arkadaşlarımdan biri pazarlık aşamasında "abicim" tabirini kullandı ve cevabı "Ben sana asılıyorum. Sen bana abi mi diyorsun?" oldu.

Çıkışta bir kaç arkadaşım kredi kartı ile ödeme yapmak istediğini belirtti. Sonuçta mekan öyle on lira verilip bir şeyler içilecek bir yer değil. O iğrenç limonatası bile sanırım 20 Liraydı. En son Bağdat Caddesi civarında bu parayı bir limonataya verdiğimi hatırlıyorum ki mekan mis gibi muhteşem bir mekandı. Ayrıca kredi kartı ile ödeme yapabilir. Herkes yanında nakit taşımak zorunda da değil!
Pos makinesi önümüzdeyken kredi kartı geçmediğini söyledi. Arkadaşlarınıza söyleyin gibi bir laf etti. Ödemeyi biz alacakmışız gibi davranışlar sergilemeye başladı. Kızlardan biri "Nasıl anlamadım?" gibi bir cümle kurdu ve Kasım Bey'in cevabı "Özürlü müsün anlamadın?"
"Beyinsiz misin?" 
O dakikaya kadar her şeyi toparlamaya çalıştım. Fakat benim artık dayanacak halim kalmamıştı...  Kasım Bey'e terbiyeli olmasını ve biraz daha ısrar ederse polis çağıracağımı belirttim. 
Son olarak arabamın anahtarını vermiyorlardı. Zorla ellerinden aldım. Zaten otopark için para istediler 20 TL gibi bir para verdim ve arabam mekanın önünde daracık sokakta park halindeydi. Arabamın anahtarını nasıl veremez.
Ben uzun süredir sosyal hayatı dibine kadar yaşadım. Üniversitedeki parasızlık dönemlerinde gidilen mekanlardan, en lüks en pahalı mekanlara kadar gördüm. Fakat görmediğim bir şey var ben böyle bir terbiyesizlik, ahlaksızlık, paraya düşkünlük görmedim.
Böyle bir durumda tarih dokusu bir pislik kokusuna, İstanbul manzarası ise bir çöp yığınına dönüştü tabi... Böyle bir mekan sahibi nasıl olabilir? Eşi ile işlettiğini söylediği bu mekanı nasıl bir pislikle ayakta tutabiliyor? Yanında korkuluk gibi diktiği Arzu Hanım tüm söylediği cümleleri ve verdiği sözleri nasıl yutabildi. Bir insanın gözüne baka baka bu denli bir yalan para için nasıl söylenebilir?
Ben İstanbul Eyüp Sultan'da mahalle kültürü ile büyüdüm. Benim büyüdüğüm yer ve haricindeki bir çok yerde  bakkal dahi esnaflığı bilir bunlar nasıl insanlar olmuşlar anlamadım... 370 TL olan toplam hesabı kabartıp 480 lira yapan zeka siparişleri Tuğçe'nin aldığını ve fiyatları da durmadan bize para sorduğu için gayet iyi bildiğini unutmuş ki önümüze getirdiğinde kızlara "İsteyen ödemeyebilir arkadaşlar" cümlesini kurabildik. 
Anlayacağınız ben bu terbiyesizlikleri onların yanına bırakmayacağım. Asla ve asla bu mekana adımınızı dahi atmayın. Süleymaniye Camii etrafına yolunuz düşerse bahsettiğim yer oraya çok yakın yanından dahi geçmeyin. Blogumda mekan, gezi.. vs yazıları paylaşmamama rağmen bunu paylaşma gereği duydum. Çünkü hiç bir insanın böyle insanların yanında ezilmesini istemem. Bunlar paranın kölesi olmuş ve onun için kendilerini dahi satabilecek özellikler edinmiş insanlar... Allah hepsini ıslah etsin 
Kasım Bey'in söylediği bir söz vardı;

"Siz buraya ait müşteri olamazsınız, burası size göre değil!" dedi çıkarken bize... Doğru söyledi. Biz öyle pislik bir mekanın müşterisi olamayız. Onun eldivensiz elleri ile belki mikrop içerisinde sıktığı limonataları içebilecek ve hatta beğenmediğimizde gelip kendisinin içmesini seyredecek ve hatta onun kişisel anlamda bize ettiği küfürlere ve hakaretler kulak tıkayacak kalitede değiliz... 

devamını oku
PAYLAŞ:

21 Eyl 2015

FLORMAR MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ ANLAYIŞI

Merhabalar.Bu yazıyı farklı duygular ile yazıyorum.Hiç bir firmaya böylesine güzel şeyler yazabileceğimi sanmıyorum.Geçen gün yazdığım alışveriş yazısında eksik ürün geldiğinden bahsetmiştim.Bende Firmaya telefon açmış ve mail atmıştım.O günkü stok bittiğinden yollayamamışlardı.Parayı da bayramdan sora yollayacaklardı.Ama bu gün bir hediye geldi.


Özür için bir kart ve ürün paketi yollamışlar.Görünce o kadar utandım ki.Benim ürünüm bu miktarda bir üründe değildi.Kendilerini aradım.Ürünlerin yeterli olacağını parayı istemediğimi söyledim.Onu da kabul etmediler.Bu hediye müşteri memnuniyeti içinmiş para için ise çoktan işlem kaydı alınmış.

Kendilerine çokteşekkür ederim.Her firmadan aynı anlayışı bekliyorum.
Sevgiler...

devamını oku
PAYLAŞ:

20 Eyl 2015

İZLEDİM : BAJRANGİ BHAİJAAN


Merhabalar.Pazar pazar yapacak bir şey bulamayınca oturdum uzun zamandır merak ettiğim çokça metnini duyduğum filmi izle.Bu yıl şüphesiz en çok konuşulan hiç şüphesiz Salman Khan'ın Bajrangi Bhaijaan filmi.Ayrıca filmde Kareena Kapoorda oynuyor.Aamir Khan'ın beğendiği ve ağladığı kadar var.Ama merak etmeyin bu film her şey dozunda hem gülüyor hem ağlıyorsunuz. Kesinlikle benim hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biriydi.

               


Konusu şöyle;
Doğuştan dilsiz olan küçük bir kız tedavi olabilmek için geldiği Hindistan'da tren raylarında kaybolur. Pakistanlı ve müslüman olan annesi kızını bulamadan sınır dışı edilir. Hindistan'da bir başına kalan küçük kızın ülkesine geri dönebilmesi için yaşadıklarını anlatmaktadır.Ona yardımcı olacak kişi ise Salman Khan'ın canlandırdığı Brahman Bajrangi müridi Pavan yardımcı olacaktır.



Ama bana filmi bu kadar çok sevdiren yukarıdaki ballı lokma :) Oyunculuğu da çok güzeldi.Tam bir profesyoneldi. Bu filmin starı kesinlikle filmdeki adıyla Shahida.Bu mıncırığın gerçek adı ise Harshaali Malhotra kesinlikle ileride çok daha iyi yerlere gelecek.

                                

Son olarak sizi filmin fragmanıyla baş başa bırakıp ayrılıyorum.Sevgiler...



devamını oku
PAYLAŞ:

19 Eyl 2015

BAYRAM ALIŞVERİŞİ (FLORMAR,MİGROS)

Merhabalar
Flormar 1tl'den başlayan fiyatlarla indirime girdi. Van'da flormar olmayınca bizde bu kampanyadan faydalanalım dedik.

4 adet ürün aldık.Flormarda her siparişe 1 adet oje 1 adet deneme ürünü veriyor.Böylece 6 ürünlük bir paket oluşturduk.Ne yazık ki ürünlerden biri eksik geldi. Flormar'ı aradığımızda paranın yarına kadar iade edileceğini söyledi.Bizde bayram öncesi ve indirim günleri olduğu için anlayış gösterdik.Bu aksilikde nazar boncuğu olsun :)
*****
Gelelim migros alışverişine.Saç boyası,Parfüm ve Cilt bakım ürünlerinde %50 indirim vardı.Bizde gidip ihtiyaçlarımızı bol bol aldık.Geçen indiriminden faydalanamamıştık onun acısını çıkardık.

🌸Rexona set tanesi 4,45 

🌸koleston naturals 4,23 

🌸Cecile 2'li set 4,98 

🌸garnier micellar temizleme suyu mini boy 3,23

🌸garnier saf&temiz neem 3,48 

🌸 diş fırçaları ise bimden yumuşak olanından 3 


Bence bu indirim kaçmaz kızlar.Sevgilerle...

devamını oku
PAYLAŞ:

16 Eyl 2015

"Bepanthol Cilt Bakım Kremi" | #TRND



Merhaba
Trnd'nin Bepanthol kamapanyasında 1 ayı geride bırakmış bulunuyoruz.Bence deneyimlerimi aktarmak için yeterli bir süre.Öncelikle kampanyaya katılma sürecinden bahsetmek istiyorum. trnd'ye üye olup gelen ankete doğru cevapları veriyorsunuz ve şanslı 1000 kişiden biri oluyorsunuz.Bu yüzden okunma sayınız ilk etapta çok önemli olmuyor.Gelen paketten 1 adet 100g'lık  ve 40 adet 3.5 gr'lık Bepanthol krem çıktı.Orjinal boyu kullandıktan 40 taneyi dağıttıktan sonra gelelim deneyimlerimize;

*Bepanthol içerdiği B5 ile cildimizi yumuşak,pürüzsüz ve nemli tutarak cildin doğal yenilenme süresine yardımcı olmayı vaadediyor.Bunu büyük ölçüde başardığını söyleyebilirim.Özellikle kız kardeşim yağlı bir cilde sahip olduğu için uygun nemlendirici bulamamaktan bahsediyordu.Ayrıca kremden mi bilmiyorum sivilceleri azalma gösterdi.

*İçinde paraben koruyucu parfüm ve renklendirici yok.Buda temiz kozmetiğin önemli olduğu bu günlerde içimizi rahatlatıyor

*Hızlı emiliyor ve yapış yapış bir his bırakmıyor.

*Ayrıca Bepanthol kremin 60 yıllık bir eçmişi var bu yüzden neredeyse herkes bu markayı biliyor ve severek kullanıyor.

Fiyatı ise;
Bepanthol Cilt Bakım Kremi(100 gr):24,90 TL
Bepanthol Cilt Bakım Kremi(30 gr):9,90TL

Sevgilerle...



devamını oku
PAYLAŞ:

7 Eyl 2015

VATAN SAĞOLSUN!!!


Vatan kimine bir lokma ekmek kimine bir yudum su.Kimine sevdalısının gül kokulu göğsü kimine anasının al beyaz yazması...

Kimimiz uğruna her şeyi yapıyor kimi yapmak istiyor eli kolu yetişmiyor...

Şehitlerimiza Allahtan rahmet diliyorum. Tüm zalimleri Allah'a havale ediyorum...

devamını oku
PAYLAŞ:

5 Eyl 2015

YENİDEN MERHABA | TATİL DÖNÜŞÜ

Sevgili okurlarım uzun zamandır yoktum.Yazı yazmayı gerçekten çok özlemişim.Bu yaz bloga girmeye gerçekten hiç vakit bulamadım.Üstelik hepi topu 1 GB olan mobil İnternet çabucak bitiyor. 3 ayda bol bol sıkılarak,biraz yüzerek,biraz da bronzlaşarak ve okuyarak geçti. Şimdi yepyeni konularla daha iyi içeriklerle geri döneceğim inşallah




devamını oku
PAYLAŞ:

3 Eyl 2015

PANTENE ALTIN KELEBEK ÖDÜLLERİ’NE GERİ SAYIM HEYECANI BAŞLADI!

Televizyon ve müzik dünyasının en iyilerinin ödüllendirildiği Altın Kelebek Ödülleri, bu kez Pantene sponsorluğunda organize ediliyor. 42.’si düzenlenecek olan Pantene Altın Kelebek Ödülleri, bu yıl da sanat camiasının önemli isimlerini bir araya getirecek. Kırmızı Halı’dan sahneye kadarki süreçte sürprizlerin yaşanacağı, yıldızlar geçidine dönüşecek olan tören, birçok yeniliğe ve ilklere de ev sahipliği yapacak.

Yıldızı Parlayanlar onlar oldu
Pantene Altın Kelebek Ödülleri’nde bu yıl yeni bir kategori daha var: “Pantene Yıldızı Parlayanlar”. Senelerdir saç bakımına getirdiği yeniliklerle Türkiye’de ve dünyada öne çıkan Pantene, bu özel gece için ise Türkiye’nin yıldızı parlayan genç isimlerine eşlik ediyor olacak. 42 yıllık Altın Kelebek tarihinde bu yıl ilk kez verilecek “Pantene Yıldızı Parlayanlar” ödülünün sahipleri Hande Erçel, Bensu Soral ve Nilay Deniz oldu.

Gecenin yıldızı sen ol, Pantene saçının farkını kırmızı halıda da göster! 
42. Pantene Altın Kelebek Ödülleri’nde televizyon ve müzik dünyasının en iyileri senin vereceğin oylarla parlayacak! www.pantenealtinkelebekodulleri.com’a gir ve sen de en sevdiğin sanatçılara oyunu ver. Ayrıca “benim de saçlarım güçlü ve sağlıklı görünüyor” diyorsan, “Gecenin Yıldızı Ol” kısmına başvur. Kişisel bilgilerini gir ve fotoğrafını yükle. Pantene Altın Kelebek Özel Jürisi’nin seçimleriyle bu büyülü gecede benzersiz deneyimler yaşayacak 15 şanslı kişiden biri de sen ol! Üstelik kendini bir yıldız gibi hissedeceğin gecede, sahne arkasında yıldızların heyecanına tanık olma ve en sevdiğin sanatçıya sahnede ödülünü verme şansı yakala. Pantene saçının farkını kırmızı halıda da göster! 

Bu heyecanı kaçırma!
Vuslat Doğan Sabancı, Hürriyet, Kanal D ve Pantene’in ev sahipliği yapacağı Pantene Altın Kelebek Ödül Töreni, 4 Ekim Pazar akşamı Kanal D’den canlı olarak yayınlanacak. 

www.pantenealtinkelebekodulleri.com
#pantenealtınkelebek

Pantene Altın Kelebek Ödül Töreni’nin tanıtım filmi  ve kamera arkası görüntüleri için tıkla. 

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

devamını oku
PAYLAŞ:

14 Ağu 2015

Bu Aralar Neler Oluyor?



Hepinize yorgun bir Merhaba

Bakıyorum da bayramdan beri yeni ve doğru düzgün bir yazı paylaşmamışım.Hepinizden özür dilerim.

Bu aralar öyle kopuğum ki hayattan öyle paramparça ki yüreğim kaleme dökeceklerimin de çok farklı olacağını sanmıyorum.

Hayatım öyle bir hale geldi ki pembe diziler halt etmiş ve benim tek yaptığım öylece durup izlemek başka bir şey yapacak olsam her şey daha kötü olacak gibi.

Artık daha çok sinirleniyorum daha zor sakinleşmek.Hele yazlıkta olmak sanki hayatımdan bir şeyler çalınıyor da haberim olmuyormuş gibi hissettiriyor.Tek yaptığım kitap okumak zaten başkada bir şeye yarar mıyım? bilmem ki

devamını oku
PAYLAŞ:

13 Tem 2015

HEDİYEM GELDİ | SİLK’N SİLHOUETTE

Merhaba daha önce Tavsiye Kanlının 3.yarışmasına katıldığımı biliyorsunuzdur.İşte o yarışmayı kazananlardan biri de bendim :) Bugün hediyem geldi.Daha doğrusu gelmiş Sürat Kargo elamanı yukarı çıkmaya üşenip yengeme vermiş oda öğleden sonra kız kardeşime verdi.Ve sonunda hediye elime ulaştı


Bayramda çok fazla tatlı,çikolata v.b yiyeceğim için bayramdan sonra deneyip deneyimlerimi yazacağım :) Takipte Kalın :)

devamını oku
PAYLAŞ:

9 Tem 2015

Çocukla iletişimde sesi rahmetle süslemek

Çocukla kurulacak en temel 2 özellik;
1. Sesin tonu
2. Vücut dilinin kullanış şekli
Söz bir büyüdür…
Çocuğa hitap ettiğimizde, ses tonu çocuğun kalbinin kapısının açılmasına en büyük etkendir.
Anne baba çocukla kurduğu iletişimde çocuğun aklına değil; kalbine, duygularına hitap ediyor olması, kullandığı kelimeleri yavaş ve ağırdan, çocuğun kalbine üflüyor gibi olması lazım. İletişimde akla hitap etmek (Bak şimdi böyle olacak anladın mı?) çocuğu ezer bunaltır.
Çocuğun içerisine girebilmek için sesinizi rahmetle süslemek, hitabınızın inci gibi dizilmiş sözlerle, şeker şerbet içiyormuş gibi annesinin sözlerini babasının hitap tarzını kendi içerisine alıyor olsun.
Günlük çocuğumuza ayıracağımız vakit 10-15 dakika ile sınırlıysa kendi beden dilimizi kullanmayı ihmal ediyoruz. Çocukla meşgulken telefon, televizyon ile meşgulseniz kendinizi kandırıyorsunuz.
Evet oğlum, hayır oğlumla çocuğunuzu idare ediyorsunuz. Şuanda çocuğunuzu incitiyorsunuz…
“Çocukla meşgulken, sadece çocukla meşgul olunur.”
Çocuklar ilgiye ve sevgiye çabuk doyarlar. Çocuğun ilgi ihtiyacına denk getirir, ses tonunuzla, konuşma üslubunuzla, sen dilini ve ben dilini kullanmamayı (Ben rahatsız oluyorum.) (Ben bu hareketlerini beğenmiyorum.) yetenek haline getirmemiz lazım.
Çocuk sen ile beni ayırt ettiği için önünüze bir bariyer kurulacaktır. Ben bu izahları yaparken iyi bir anne baba olun diye demiyorum. Acıyı biliyorum… Acıyla… Feryat edenlerin acısıyla çok defa karşılaştığım için, bu şekilde hitap ettiğiniz, hakaretler ile yaklaştığınız çocuğunuz, bir süre sonra aynı kelimeleri size kullanıyor olacaktır.
Çocuk Deyip Geçmeyin Bölüm 62 Kısım 5 – 6 Temmuz 2010
Adem Güneş

devamını oku
PAYLAŞ:

5 Tem 2015

SİLK’N SİLHOUETTE'Yİ NEDEN İSTİYORUM | #evimdegüzellik

Merhaba Tavsiye Kanalı Silk’n Silhouette #evimdegüzellik 3.yarışmasını başlattı.Bende katılıyorum.Katılım şartları için buraya tıklayın Bugüne kadar deneyenlerin anlattıklarından yola çıkarak;

-Kullanımının oldukça kolay olduğunu
-İstenilen saatte istenilen yerde kullana bilindiğini
-Sessiz çalıştığını
-Işık ve ısıyla çalışmasına rağmen  rahatsız etmediğini
-Tavsiye Kanalının yol gösterimleri ile daha fazla işe yaradığını
-Ve kesinlikle işe yaradığını,pürüzsüzleştirdiğini öğrendim.

Peki neden istiyorum? Çünkü bildiğiniz gibi 21 yaşındayım ve bu yaşıma kadar bir çok defa kilo alıp verdim.Bu yüzden genç yaşıma rağmen selülitlerim var.Bunlardan kurtulmak istiyorum.Bakalım olacak mı? Dua edin olsun :)

devamını oku
PAYLAŞ:

4 Tem 2015

ÇEKİLİŞ SONUCU

Merhaba çekiliş sonucu belli oldu. İtirazlar için dün akşama kadar bekledim.Ayrıca eksiklik gördüklerime mesaj attım.Böylece ek haklarla birlikte toplam 184 katılım vardı.Çekilişi random.org ile gerçekleştirdim.Aslında bir video çektim ancak teknik konulardan dolayı yükleyemedim.Yine de aklında soru işareti kalanlar olursa atmaya çalışacağım. Kazanan 113 Sengül Sevda oldu.Tebrik ederim :) Mail attım bile :)

Lütfen kazanamayanlar üzülmesin.İlk çekilişim olabilir ama son çekilişim değil :)
Sevgiler :)

devamını oku
PAYLAŞ:

3 Tem 2015

ÇEKİLİŞ KATILIM LİSTESİ

Merhaba.Sonunda çekiliş bitti.Listeyi hazırladım.İtirazı olanlar  bu akşama kadar lütfen bu postun altına yazsınlar.Bu akşam çekilişi yapıp kazananı belirleyeceğim.

devamını oku
PAYLAŞ:

29 Haz 2015

ÇEKİLİŞ DUYURUSU

Ve sonunda çekilişin sonuna geldik. 30 Haziran 23.59'a kadar başvurular devam ediyor.Sonrasında 1 hafta içinde sonuçlar açıklanacak.Ben yazlıkta olduğum ve mobil internetim olmadığı için aksilikleri önlemek adına yorum izinlerini 1 haftalığına kaldırıyorum.Ayrıca başvuruların altına katılım hakkı sayısını yazıyorum.İtirazı olanlar varsa bana ulaşsınlar lütfen.Kimsenin hakkının geçmesini istemiyorum.

Görüşmek üzere...

devamını oku
PAYLAŞ:

17 Haz 2015

MANKEN DEĞİL BLOGGER'LAR

Merhaba kızlar Esin Övet'in bugün ki yazısı oldukça dikkat çekici.Sizlerin de okumasını istedim.Yazı bloggerlar hakkında aslında moda blogları hakkında ama genel olarak bloggerları kapsayan çıkarımlar da yok değil.

...
HANİ Fuse Tea’nin reklamında kızını istemeye gelen damat adayına “E oğlumuz ne iş yapıyor?” diye soran baba “Ben gurmeyim efendim” cevabını alıp “Ooo çok iyi çok iyi” deyip beklenen soruyu soruyor ve “Gurme nedir?” diyor ya. İşte blogger mesleği de tam böyle. Kimse bilmiyor ne iş yaptıklarını, nasıl para kazandıklarını. Hatta “Ne iş yapıyorsun evladım?” diyenlere mesleklerini tam anlatamayan blogger’lar, “Buse Terim’in işi var ya, işte ondan yapıyoruz” yanıtını verdiklerini söylüyorlar. Blog’un bu topraklarda ünlü olmasının nedeni kesinlikle Buse Terim’dir. Yani blog nedir, ne değildir bilmeyenler için Buse Terim imdada yetişti ve açtığı blog’uyla çıktı ortaya. İşte o gün bugündür blogger’ların sayısı da hızla arttı. 
Benim gibi bu mesleğe yıllarca gönül vermiş birçok gazeteci blogger’lara pek bir burun kıvırıyoruz. Ama kimlere mi? Takipçi ve like satın alıp insanları kandıranlara. Kıvırmaya da devam edeceğiz. Çünkü sosyal medya ortamında sahne takipçi ve like çok fazla. Onu ayırt etmek gerekiyor. Onun dışında tabii ki blogger’ları es geçmek imkânsız. Çünkü çok kabul görüyorlar. Her türlü kaprislerine “Eyvallah” deniyor. Onlar da gayet güzel yiyorlar, içiyorlar, geziyorlar, dolaşıyorlar, bir de üstüne para kazanıyorlar.
FİYATLAR DEĞİŞİYOR
EN son Alaçatı seyahatlerimden birinde size yemek blogger’larından bahsetmiştim. Bu sefer de moda blogger’larını yakaladım. Ama maşallah bu kızların hepsi manken gibi. Yani eskiden olsa kesin çıkardığımız haftalık dergilere kapak yapardık.
Onlar kendi modelliklerini kendileri yapıyor. Moda dünyası 3-5 yıldır bu blogger’ları pek çok konuşur oldu. Özellikle Fashion Week döneminde sürekli masaya yatırırız. Çünkü maşallah kaprisleri bitmiyor. Düşünün ben gazeteci camiasında böyle kaprislere daha rastlamadım. Kaprisliler, ukalalar, Vogue’nin kraliçesi Anna Wintour’un bile yanında oturmalarından rahatsız olduğu ama artık onlardan kurtuluş yok.
Artık blogger’lar her yerdeler. Blog’larında ya da kendi Instagram hesaplarında bin 500 TL’den başlayıp 3 bin TL’ye kadar fotoğraf paylaşıyorlar. Takipçi sayısına ve bilinirliliğe göre 4 bin TL ya da 6 bin TL alan var. Marissa, Offne giysem, Nilertürknoktanet, stylboom, gardrobgurusu, modavesosyete, modatutkusu, endlessblue, duygusenyürek, aysstyle gibi uzayıp giden moda blogger’ları var.
Bankacılıktan blogger’lığa
DUYGU Şenyürek’le Alaçatı’da tanıştım. Bazı beach ve otellerle anlaşma yapmış. Birçok ünlü firmayla da çalışıyor. Duygu aslında daha önce bir memurmuş. Ziraat Bankası’nda memurluk yaparken blog olayını keşfediyor ve hızla moda dünyasına giriş yapıyor. Şimdi 80 binin üzerinde takipçisi var. Ve hızla da arttığını söylüyor. Evli ve 1 çocuğu var. Instagram’da kendi modelliğini kendi yapıyor. Bikini de tanıtıyor beach’de anlayacağınız. “Ben genellikle 1500-2 bin TL alıyorum. Bazen çok yeni başlayan birileriyse 750 TL de aldığım oluyor” diyor. Yani anlayacağınız Duygu işlerini çok ciddi oturtmuş ve iyi bir kazanç elde ettiğini belirtiyor.
Bikini tasarlıyor
ESRA Demir aslında bir tasarımcı. Ev kadınlarına bikini ördürüyor ve onları satıyormuş. Vakkorama’ya mail atıp tasarımlarını yollamış. Anlaşma yapmış, tüm mağazalarda kendi tasarımları satılıyor. Instagram’dan da satış yapıyor. Başka bir işle uğraşmayan Esra tüm kazancını sosyal medya üzerinden yaptığını söylüyor. Kendi modelliğini kendi yapıyor.
‘Ben çok kazanmıyorum’
AYSUN Karaalioğlu hesaplarında seksi olmamaya özen gösteriyor. Daha sevimli bir karakter sergilemek istediğini anlatıyor. Takipçileri ona öyle alışmış. Bazı isimlere göre daha az kazanıyormuş. Kendi özel fotoğrafçısı var. Onunla çalışıyor. Gün boyu birkaç kombinle ciddi moda çekimi yapar gibi çalıştı. “Çok kazanmıyorum. Başka bir işte daha çalışmam gerekiyor” diyor.
KAPRiSLERİ BİTMİYOR
PEKİ neden kapris yapıyorlar? Herkes blogger’ların kapris yaptığını konuşuyor. Ama onlarla çalışmaktan da vazgeçemiyorlar. En başta fikrimi söylemem gerekirse, sahte takipçi ve like alan çok blogger olduğu için onu çok iyi ayırt etmek gerekiyor. Boşuna kapris çekmeyin yani. Verdiğiniz para da çektiğiniz kapris de boşa gidiyor benden söylemesi...
Yaptıkları kaprislerden bazıları
- Bu köy yumurtası değilse sakın önüme getirmeyin.
- Ben sadece Business uçarım.
- Gün içinde 5 fotoğraftan başka paylaşım yapmam.
- Beni bilmem kimle sakın bir araya getirmeyin.
- Özel şoförlü araba isterim.
- Davette en ön masada olmalıyım. Defilede en ön sırada oturmalıyım. Yoksa gelmem, sizin için kötü yazarım.
- Bilmem kaç takipçim var, ne kadar ciddiye alınıyorum biliyor musun? Şimdi ben bu otelin berbat olduğunu yazarsam kimse gelmez ona göre.
...
Bazı bloggerlar bezdirmiş demekki :)
Not:Yazı Habertürk web sayfasından direkt alınmıştır.Hiçbir değiştirme veya düzeltmede bulunulmamıştır

devamını oku
PAYLAŞ:

11 Haz 2015

MİM || BEN KÜÇÜKKEN

Sevgili Şule Uzundere beni mimlemiş.Ben çocukluğunu kimi zaman çok özleyen kimi zaman çocukluğundan nefret eden biri olduğum için oldukça ilginç bir yazı olacağından emin olabilirsiniz.

Ben küçükken anneannemlerin bahçesinde büyük bir iğde ağacı var.Bahçenin daha kapısından girer girmez kokusu burnuma dolar mest ederdi.O ağacın gölgesinde oturmayı da çok severdim.Canım dedem ölünce kestiler.Bende o evi artık o kadar çok sevemedim.

Ben küçükken sütlaç anneanne demekti.İnekleri vardı.Biz gittiğimizde tepsilerce sütlaç yaparlardı.Bizde dönene kadar bitirirdik.Dede ise tandır ekmeğinde Van peyniriydi. Lokmalarım bir tek o evde sayılmadı.Çok severdim o eve gitmeyi.

Ben küçükken kulak zarım zarar gördüğü ve bademciklerimde bir sorun olduğu için çok az duyuyordum ve yemek yemiyordum.Bu durum 8 yaşına kadar sürdü.Duymaya başladım ve hızla kilo aldım.Gerçi kulaklar 5-6 yılda bir kötüleşiyor.

Ben küçükken televizyonda alt-yazıda telefon zili satılırdı.Onları not eder bir gün telefon alırsam istediğimi satın alırım derdim :D

Ben küçükken intikam almayı çok severdim.Böyle karışan bağıran çimdik atan mı oldu hemen plan yapardım.Bir köye misafirliğe gitmiştik.Ev sahibi kadın kar yemeyi çok seviyormuş.Köyde dağa yakın olunca toplar toplar tencereye koyarmış.Bilmem ne yaptı da beni sinirlendirdi karın içine tütün kolonyasını döküverdim.Kolonya çökünce anlamamış kadın yemiş.Zehirlenmişti ama Allah'tan çok kötü bir şey olmadı.

Ben küçükken kitap okumayı çok severdim.Birde yarışma programlarını çok severdim.özellikle kim milyoner olmak ister? tabii adı Kim 500 milyar isterdi o zamanlar Bilmem hatırlar mısınız? Birde pasaparola vardı.

Ben küçükken yaşıtım yoktu etrafımda ya küçüklerle takılır ya büyüklerin peşinde gezerdim.Hainler almazdı beni aralarına.

Ben küçükken başarılı bir öğrenciydim.Her başarımda bir söz aldım ailemden.Kiminde yeni bir kitaptı.Kimi bir bilgisayar.hiçbiri olmadı. Bilgisayar seneler sonra eve artık lazım olduğundan geldi.

Ben küçükken saklambaç oynardık.Ne saklanabilir ne bulabilirdim.Aslında hiçbir oyunu beceremezdim.Elimden geldiğince uzak dururdum bende.

Ben küçükken çok zordu hayatım.Şimdi sahip olduğum şeylerin çoğu o zamanlar hayal dahi edilemezdi.Şimdi şükrediyorum.Hayatın değerini şükretmeyi daha iyi anlıyorum.

Bende hala cevaplamamış olan tüm arkadaşlara paslıyorum mimi.


devamını oku
PAYLAŞ:

9 Haz 2015

REKLAMLARDAN KURTULABİLİRSİNİZ

Merhaba bugün sizlere İnternet sitelerinde ayrıca youtube benzeri sitelerde videoların başında çıkan reklamlardan kurtulmanın yöntemini göstereceğim.Aslında bu yöntemi bir sürü insan uyguluyor.Ama bilmeyenler illa ki vardır diyerek anlatmaya geçiyorum.

Yöntemimizin adı; AdBlock - AdBlock Plus


Adblock Plus (ABP), web tarayıcıları için geliştirilmiş ücretsiz bir eklentidir. Temel amacı web siteleri içinde bulunan reklamların engellenmesidir. Wladimir Palant tarafından geliştirilmiştir.Adblock Plus ile flash içerikler, çerçeveler(iframe) ve betikler engellenebilir.

Bu eklentiyi kurmak oldukça kolay buraya tıklayarak chrome eklenti sayfasından kurabilirsiniz.

Bu arada devam eden çekilişime beklerim :)

devamını oku
PAYLAŞ:

7 Haz 2015

İLK ÇEKİLİŞİM

Merhaba kızlar uzun zamandır çekiliş yapmak istiyordum. Blog nihayet 100 hatta 101 kişi olunca bende çekilişimi yapmaya karar verdim.Yedinin uğurlu sayım olmasından mütevellit bugünü seçtim.Çok fazla hediye veremiyorum kusura bakmayın.Nasip olursa sonraki çekilişler de daha güzel hediyeler olacak.Yine de kendim de kullandığım ve memnun kaldığım ürünlerden seçtim :) Hediyeler şu şekilde;


*Sonsuz yayınlarından "Şah Mat"
*Defter,sticker,Renkli kalemler
*Arko nem Canlandırıcı Bakım Kremi(Yoğurt&Böğürtlen)
*Garnier Saf&Temiz 3'ü 1arada
*Palmolive Body Butter Kahve Hazzı Duş Jeli
*Schwarzkopf Million Gloss (250 ml) 
*Bir kaç sürpriz :)

Hediyeler bu şekilde sıra geldi şartlara;

Tek bir zorunlu şartım var oda GFC ile takip etmeniz.

Ek hak isterseniz;

G+da paylaşmanız +1 hak
Twitterda Takip edip paylaşmanız +1 hak (tık tık)
Facebook sayfamı beğenip paylaşırsanız +1 hak (tık tık)
İnstagram hesabımı takip edip paylaşırsanız +1 hak (tık tık)
Blogunuz da paylaşırsanız +2 hak 

Bunların tamamını yaparsanız toplamda 7 hakka sahip olacaksınız.Yorum olarak Gfc adınızı,Paylaşım linklerinizi ve mail adresinizi bırakmayı unutmayın ki kontrolleri tam sağlayayım ve kazanana ulaşabileyim.Çekiliş 30 Haziran akşamına kadar sürecektir.Birkaç gün içinde açıklanacaktır.Kargo benim tarafımdan karşılanacaktır.Lütfen paylaşımlarınızı 30 hazirana kadar kaldırmayınız.Kaldıranları tespit edip çekilişe katmayacağım 

Hepinize bol şanslar...





devamını oku
PAYLAŞ: