18 Eki 2016

ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK - JOHN BOYNE



"Bu kitabı okumaya başladığınızda, Bruno adında dokuz yaşındaki bir çocukla bir yolculuğa çıkacaksınız (ama bu kitap dokuz yaşındakilere için değil). Ve er geç Bruno ile birlikte bir tel örgüye varacaksınız. Böyle tel örgüler dünyanın dört bir yanında var. Umarız asla rastlamak zorunda kalmazsınız."*

Bruno, Almanya'nın Berlin kentinde "Umutsuz Vaka" olarak nitelendirdiği on iki yaşındaki ablası, annesi ve bir Nazi subayı olan babasıyla beş katlı bir evde yaşayan dokuz yaşındaki bir çocuktur.

Bir gün Fury(Hitler)  Bruno'ların evine akşam yemeğine gelir. Anne ve babası çok heyecanlıdır, çünkü görünüşe göre Fury önemli biridir. O akşam yemeğinden sonra Bruno babasının işinde terfi ettiğini, bu yüzden Out-with (Auschwitz) denen bir yere taşınacaklarını öğrenir. Buna çok üzülür, çünkü oturdukları çevreyi ve arkadaşlarını çok sevmektedir.

Out-with'e taşıdıklarında, eve birçok asker girip çıkmaya başlar. Bruno bundan oldukça rahatsız olmaktadır çünkü askerleri hiçbir zaman sevmemiştir. Her gün bir öğretmen evlerine gelmekte, ablası ve Bruno'ya bazı dersler vermektedir. Öğretmenleri tarih dersine önem verse ve sanat ile okumayı zaman kaybı olarak görse de, Bruno macera kitapları okumayı çok sevmekte ve tarihten nefret etmektedir. Fakat ablası öğretmenleri ve yaşadıkları yerin de etkisiyle, tam bir Naziye dönüşmektedir. Bruno çok yalnızdır, evlerinin çevresinde bir tek ev bile yoktur ancak bahçenin etrafındaki tel örgütlerin ardında hepsi birbirinin aynı çizgili pijamaları giyen binlerce adam ve çocuk vardır. Bruno tüm bunları odasındaki pencereden görmüştür.

Bruno bir gün, okuduğu macera kitaplarının da etkisiyle bahçede bir keşif gezisine çıkmaya karar verir. Tel örgülerin yanı boyunca epey bir yol aldıktan sonra, örgünün diğer tarafında yere çökmüş oturan çizgili pijamalı ve kafası tıraş edilmiş bir çocuk görür. Çocuk çok zayıf ve hayli üzgün görünüşlüdür. Bruno da tel örgülerin kendi tarafına aynı diğer çocuk gibi oturur ve çocukla sohbet etmeye başlarlar. Çocuğun adının Schmuel olduğunu öğrenir. Kısa bir süre sonra Bruno'nun her öğleden sonra tel örgü boyunca yürüyüp yere oturarak Schmuel ile sohbet etmesi bir rutine dönüşmüş, ikisi çok iyi iki arkadaş olmuşlardır. Bazen mutfaktan alıp cebine sıkıştırdığı yiyecekleri Schmuel'e götürmektedir, çocuğun yüzündeki mutluluğu gördükçe kendi de mutlu olmaktadır. Bruno Out-With'e taşınmadan önceki en iyi arkadaşlarını artık o kadar da özlemiyor, hatta isimlerini bile hatırlayamıyordur. Artık en iyi ve tek arkadaşı Schmuel dir.

Zaman geçtikçe çevrelerinde askerlerden başka hiç kimse bulunmadığından yakınmaya başlayan ve böyle bir çevrede iki çocuk yetiştirilemeyeceğini söyleyen Bruno'nun annesi, babasına Berlin'e geri dönmek istediğini söyler. Babası ilk duyduğunda bunu kabul etmese de, sonraları bunun mantıklı bir fikir olduğunu, herkesin orada daha mutlu olduğunu kabul eder. Böylece yeniden taşınma hazırlıklarına başlarlar. Fakat ne var ki Bruno Berlin'e geri dönmeye o kadar da hevesli değildir. Schmuel'den ayrılmak istememektedir.

Taşınmadan bir gün önce, Bruno Schmuel'i görmeye gittiğinde, onu olduğundan daha da üzgün bir halde bulur. Söylediğine göre babası çalışmaya götürülmüş, sonra da geri dönmemiştir. Bunun üzerine Bruno'nun da o çizgili pijamalarla giyerek beraber Schmuel'in babasını aramalarına karar verirler. Fakat saatlerce araştırmalarına rağmen babasından bir iz bulamazlar. Tam Bruno'nun eve geri döneceği sırada askerler etraflarını sarar ve yürüyüşe götürüleceklerini söylerler. İkisinin de yürüyüşün ne olduğu konusunda bir fikri yoktur. Fakat Bruno da Schmuel de o yürüyüşten bir daha geri dönmezler.**


E-kitap indirirken bu kitabı da indirdiğimin farkında değildim.Kütüphane'de dikkatimi çekince okumaya başladım.Kapağı Yahudi'lerin toplama kamplarına alındıklarında zorla giydirilen kıyafetler gibi yapılmış.Bir yandan çok sade diğer yandan yankı uyandırıcı yani.Çocuk kitabı-esasında pek  çocuk kitabı sayılmaz- olunca çabucak bitti.Kendisi ne kadar kısa olsa da etkisi bende uzun sürdü.Çünkü tevâfuk Serenad ile aynı dönemde okumuş bulundum. Aslına bakarsanız tevâfuklar devam etti.Kitap için fotoğraf çekerken bir baktım ki Hanzala'nın bulunduğu dergi de hemen kitabın yanı başında...Birinin kolunda ki işaret gün geliyor diğerinin sırtına saplanıyor...

Hanzala'da tıpkı Bruno ve  Schmuel gibi hep 10 yaşında kalacak. 

Aklım almıyor böylesine acı çekmiş bir toplum nasıl aynı acıları başka bir topluma çektirebilir ki. Bir kez daha farkına varalım Savaşlarda en büyük acıları hep çocuklar çekiyor. Onlara anne ve babasının hatta küçük kardeşinin ölüm nedenini açıklayamıyorsun.Onların temiz dimağları ve mantıkları bir insanı öldürmeyi kabul etmiyor.Açıkçası benim de kabul etmiyor.Bir insanı dini,dili,ırkı yüzünden öldürmek kendi üstün görmek hangi mantıkla kabul edilebilir ki...

Okumanızı kesinlikle öneriyorum. En büyük hayali kaşif olmak olan Bruno'yu seveceğinize eminim.Ama kitabın sonunda bu daha çok üzülmenizi sağlayacak şimdiden uyarayım. Kısa bir kitap olduğu için spoiler vermeden bilgi vermek zor ancak kesinlikle okumanıza değecek.

Ayrıca Kitap 2008'de sinema filmi'ne uyarlanmış.Büyük ilgi gören film unutulmaz filmler arasına girmiş.Ben henüz izlemedim ama bu yazıdan sonra izlemeyi düşünüyorum.İşte böyle dostlar...

Cumartesi görüşmek üzere...Sevgilerimle

Kaynak:glorrrybooks




*Arka Kapak Yazısı
Aslıhan T.
Aslıhan T.

Ben Bir Fani..

34 yorum:

  1. Filmini çok duygulanarak izlemiştim bende:"(

    YanıtlaSil
  2. Bu kitabı mutlaka okumam lazım, çok teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  3. Ben bu kitabın filmini izlemiştim. Kitaptan sonra ne derece etkiler bilmiyorum ama kitabı okumamamın da etkisiyle çok etkilenmiştim, hatta blogumda yorumunu paylaşmıştım. Hüzün dolu bir hikaye. Sayende kitabı da okuma isteği oluştu. Teşekkürler!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şimdi de senin sayende bende izleme isteği oluştu :) yorumun için teşekkür ederim :)

      Sil
  4. İtiraf etmeliyim ki, giriş çok etkiledi :)
    Sonunun üzücü olması kötü olmuş, daha okumadım ama böyle bir kitap mutlu sonu hakediyor olmalı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arka kapak yazısı çok başarılı seçilmiş :) Hakediyordu ama maalesef.. Yorumun için teşekkür ederim

      Sil
  5. Filmini çok duygulanarak izlemiştim, gerçekten çok anlamlı ve bir o kadar da gerçek bir film, o zaman ki yılları çok güzel anlatan mükemmel filmlerden bir tanesidir benim için.

    Bu kitap bende de var, kitabın kapağı da mavi ve beyaz çizgili tıpkı o çocuğun üzerindeki pijama gibi, yorumunuz çok güzeldi, elimdeki kitap bittiğinde ilk olarak bu kitabı okuyacağım inşallah. Zaten sizinde dediğiniz gibi ince bir kitap ama eminim ki içeriği çok büyük. Şunu da çok iyi biliyorum ki kitap filmden çok daha iyidir bence çünkü genelde öyle oluyor.
    Kitap yorumunuz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmi çok güzel anlattınız daha çok merak ediyorum yorumlar sayesinde :) keyifli okumalar. Yorumunuz için teşekkür ederim

      Sil
  6. Yazının başında bir çocuk kitabı sanmıştım. Çok hüzünlü ama tarihi de acı bir gerçekle hatırlatmış. Filmini nasıl oldu da kaçırmışım :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende kaçırmışım kitap dikkatimi çekmese yine de olmayacaktı. Yorum için teşekkür ederim

      Sil
  7. Aynı isimle mi sinemaysa uyarlanmış acaba? Bir de ben de çocuklardan dolayı e kitap okuyabiliyorum ancak nerden indirdiniz? Ben hemen E kitap olarak aramaya başlıyorum. Oyle duygulu ve net anlatmışsınız kı mutlaka okumalıyım dedim. Bir de Suriye'de ambulansta bekleyen o cocuk tekrar bombalanmıs ve agır yaralıymış. Bu haber üstüne sizin yazınızı okumak tamamlayıcı oldu. Çocukların canini yakacak kadar ne Zaman kalpsizlestik böyle. Hanzala benzetmeniz tam yerinde olmuş o da bruno da hep 10 yasında kalacak :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslıhan hanım kitabı e-pub olarak buldum, teşekkür ederim.

      Sil
    2. Geç yazdığım için çok özür dilerim :( Evet aynı isimle uyarlanmış. Bulduğunuza çok sevindim bir sorun olursa size e-posta ile yollayabilirim. Çok üzüldüm o çocuğa Allah şifa versin inşallah. Güzel yorumunuz için teşekkür ederim :) hayırlı geceler dilerim :))

      Sil
  8. Geçmişte uzun bir süre çizgili p.ç. Kitabını favori kitabım olarak tanıttım ve gerçekten çok severim. Fakat nedendir bilinmez filmini daha izlemedim.
    Son olarak yazının sonlarında finali yazmış olduğunu görünce şaşırdım..! Hadi ben kitabı okumuştum sorun olmadı, ya okumamış biri okusaydı😱 Spoiler korkulu rüyadır😄
    (Demin tekrardan baktım ** işareti koymuşsun acaba spoiler olduğunu mu belirtiyor?)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ** dipnot demek :)) oda kısım alıntı ve nereden alıntıladığımı belirttim. Haklısın ama açıkça spoiler yok yinede kusura bakma 🙈 yorumun için teşekkür ederim

      Sil
  9. Ben ismini hatırlamıyorum ama nazi dönemini anlatan bir kitap okumuştum , nasıl beyinlerinin yıkandığını hitleri nasıl kendilerince kahraman edişlerin hikayesiydi o da beni çok etkilemişti , nazilerin yaptıkları akıl alır şeyler değil :( bu yahudilerde , geçmişlerinden de mi utanmıyorlar , dediğin gibi aynı acıları başkalarına çektiriyorlar :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Neden hatırlıyoruz biliyor musun ? kendi acılarını sürekli dile getiriyorlar.Filmlerde dizilerde ve kitaplarda.Ama kendi yaptıkları zulümü kimse dile getirmiyor.

      Sil
  10. Daha önce bir kitaptan alıntı yapacak olursam İkinci dünya savaşı sırasında Nazilerin Yahudilerin üzerine gitmesinin sebebi aslında Yahudi lobisiydi.İkinci dünya savaşı sırasında toplama kamplarında Ölen Yahudilerin rakamları çok abartılı bir şekilde lanse edilmiştir. Orada ölen Yahudi rakamları çok daha düşük olup ölenler yaşlı hasta ve sakat kişilerdi Burdaki esas amaç avrupada dağınık bir şekilde yaşayan Yahudileri zulüm gördüğünü hissettirerek şuandaki mevcut İsrail topraklarına göç ettirip İsrailli kurmaktı zaten bakarsanız İsrail devleti ikinci dünya savaşından sonra kurulmuştur. Ama yukarıda anlattıklarımın hepsi bir komplo teorisidir Birde bu açıdan bak bakalım Aslı inanmak inanmamak bize kalmış...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında komplo teorisi değil daha dün Çağdaş siyasal düşünceler dersinde bu konuyu konuştuk. İsrail devletinin babasının evanjelik kilisesine bağlı bir ingiliz olan William Blackstone olduğunu biliyoruz.Ayrıca şimdiki İsrail toprakları o yıllarda İngiliz yönetimi(sömürgesi) altında bulunan Filistin topraklarıdır.Parayla satın alınmış topraklar öyle öyle yerleşip yayılmacı bir yöntem izlemişler.Kurulmaz amaçlarından biri ise paratoner bir ülke görevi görmeleri ayrıca.Dolayısıyla bana mantıklı geliyorlar komplo teorileri değil...

      Sil
    2. Bak ben de bunu okumuştum, dünya savaşını çıkarmalarının nedenlerinden biri yahudilere güya vadedilmiş topraklarda bir devlet kurmak - mış - . İngiliz bir hristiyanın kurduğunu bilmiyordum, ben sadece toprak vermişler sanıyordum kesin daha bilmediğimiz nice şeyler de vardır .

      Sil
    3. Ama bir çok yahudi amerikada kalmaya devam etti-özellikle zengin kesim-sebebi ise mesih gelmeden bir devlet kurulmasının mümkün olmadığını düşünmeleri.Aynen Dünya üzerinde neler neler bilmiyoruz.Bu yüzden her gün daha çok okumalıyız

      Sil
    4. Sonuç olarak yukarıda konuşmuş olduklarımız yazılı tarihten çok farklı şeyler Bunu ispatlamanın İmkanı yok

      Sil
    5. Aslında bu alanda çalışan bir çok hocamız var dolayısıyla literatürde bunlar yazılı ancak bildiğimiz tarih kitapları bunları yazmaz.

      Sil
    6. As LIIIIIIIIIII ASLIIIIIIII Bak artık Bloğumaaaaaaaa :)

      Sil
    7. Balım hayırdır inşallah :) hemen geliyorum

      Sil
    8. Aslı Kitap bölümüne gel sen hahahahhahah aslı alemsin nereye gittin sen :)

      Sil
  11. Sırayla geliyorum canım :D

    YanıtlaSil
  12. Muhteşem bir kitaptı
    Kitapssever bir dost olarak blogunuzu takibe aldım
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz için çok teşekkür ederim. Hemen iade-i ziyaret yapıyorum :) sevgiler

      Sil