31 Tem 2016

KISA KISA #2

Nasıl bir girişle başlayacağıma karar veremedim bir türlü.Yazmaya size olan özlemimle mi? Bu süreçte hiç yorum almadığımı ima eden ama çokta ima etmek istemediğim sitemlerimle mi?Yoksa her zaman ki gibi "Merhaba Arkadaşlar" diyerek mi?

Bir şekilde başladık işte.Aslında darbeden sonra bir yazı paylaşmıştım.Ama paylaştığım andan itibaren karnıma bir ağrı girdi.Hani gergin anlarda olur ince bir rahatsızlık olur işte öyle.Hani canım Safinaz tırnaklarını yiyor ya benimde karnım ağrıdı işte.(Siz gerilince nasıl hissediyorsunuz?)Sanırım toplumsal konularda öznel yazılar paylaşmayacağım.Çünkü sürekli şu soruları soruyorum.Acaba biri kırıldı mı? Kızdı mı? Haksız mıyım? Ya büyük konuşuyorsam?  Siz yorum yapmayınca da kesin yazıyı okudular beğenmediler diye düşünüyorum mesela. Özgüvensiz oluşumdan kaynaklanıyor bu durum bence.Neyse yazıyı aynı gün sildim ve ancak şimdi yazıyorum.

Şurada bahsettiğim karpostalı yolladım.Ve eşleştiğim Irmak ablanın kartını da aldım.Gerçekten güzel bir deneyimmiş.Kendisine teşekkür ediyorum.Belki yine böyle bir etkinliğe katılırım.Hatta beraber düzenleriz olmaz mı?

Benim Irmak ablaya yolladığım karpostal

Onun bana yolladığı kartpostal

Bu sene misafiri bol huzuru az yazlığımıza bazı hafta sonları haricinde gitmedim.Sonuç olarak haklıymışım.Kendi başıma idare edebiliyorum ve ailemle gerçekten gitmiyor bu hayat.Kuzenimin düğünü için merkeze geldiler ve ben artık yanlızlığa alıştığım için en küçük aksaklığa sinir yapar bir haldeyim.Ayrıca geçen bayramda yaşadığımız yüzleşme beni onlara karşı daha dürüst konuşmaya itiyor açıkçası.Gerçi ben her zaman doğrucu davuttum :)

15 gün süresince 3 kitap,2 film bitirdim.Yorumlarını yazmak istiyorum ama yazar mıyım ? muallakta.Ben kronik bir üşengeçim. Zaten bilinen şeyleri de yazmak istemiyorum açıkçası. Yine de belli olmaz.Kitap demişken ben bir çekiliş yapacaktım değil mi? Neden hatırlat mıyorsunuz? Kitap alayım da başlatalım.

Geçenlerde başlattığım bir kampanya vardı.Onu sonlandırdım.Birini sadece vesile olduğumuz bir ablamız,diğerini kimliği bilinmeyen bir aldı :) Yeni çocuklara bakıyorum şimdi.

İşte böyle.Siz neler yapıyorsunuz? Lütfen yorum yapın :) O zaman çok mutlu oluyorum :)
Aslıhan T.
Aslıhan T.

Ben Bir Fani..

17 yorum:

  1. Bence toplumsal konularda yazmaya devam et, görüşün ne olursa olsun, başkaları ne düşünürse düşünsün birbirimize belki de bu yüzden tahammül edemiyoruz. Neyse.
    Kart postalların da çok güzelmiş.

    YanıtlaSil
  2. Aslıcım hoşgeldin. Öncelikle telefonumdan defalarca yazdığım uzuuun yorumlarımın sana ulaşmamış olması beni üzdü. Umuyorum bilgisayar başından yazdığım bu yorumum sana ulaşır. Bahsettiğin yazıyı görmedim. Görseydim de fikrine emin ol saygı duyardım. Bence yazdıklarını bir daha kaldırma. Düşüncelerine sahip çık. Bizi biz yapan tek şey düşüncelerimiz. Bazen farklılıklarımız bazende benzerliklerimiz yakınlaştırır bizi. Uzaklaşanları kafana takma, başkaları için yer açar her giden. Kartpostallara bayıldım. Sana kucak dolusu sevgiler gönderiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geç olsun güç olmasın canım :) Doğru söylüyorsun.Sevgilerle :)

      Sil
  3. Temmuz ayında benim blogumun da görüntülenme ve yorum alma sayısı çok düştü. Yaz geldiği için öyledir dedim ama geçen sene böyle değilmiş. Belki de ülkedeki gergin ortam insanları bunaltmıştır. Seninle ilgili bir durum değil bu.

    Tam bu aralar bir çekiliş patlat bakalım nasıl ilgi görüyorsun :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlgi görmek önemli değilde görüntülenme var yorum yok gibi yoksa genel olarak bütün bloglarda bu düşüş olduğunu biliyorum ablacım:) Mesaj alınmıştır :)

      Sil
  4. Hmm ne yapıyorum. Güzel bir soru. Nasıl oldu bilmiyorum ama oradan buradan bir şeylere baka baka buraya geldim. Aslında dün sabahtan geceye kadar kitap okumuştum. Şimdi neden bu sayfadayım onu bile bilmiyorum. Genede emek verdiğiniz bir meseleden sonuç alamamanın sıkıntısını bildiğim için en azından küçük bir şeyler yazmak istedim.

    Başka bir bloga yazdığınız yazılar için "biz kendimiz için yapıyoruz unutma meleğim" yazmışsınız. Beni yanlış anlamayın ama sadece kendiniz için yapıyorsanız o zaman bu yazıları neden bir word dosyasına veya günlüğe yazmıyorsunuz? Yalnış anlamayın dediğiniz gibi temel amaç sadece başkalarının okuması değil blogunuzu ama bir iş yapılıyorsa en iyi şekilde yapmaya gayret göstermek gerekiyor değil mi? "Bu yazıları kendim için yazıyorum ama başkalarına da ulaşsın istiyorum" gerçeğini kabul edin. Bunu da kişiliğinize bir hakaret olarak algılamayın lütfen.

    Blogunuzun daha iyi olabilmesi için şu tavsiyeleri verebilirim ancak: Öncelikle her yazınızı twitterda paylaşın ama bunun yanında twitterdan vesair yerlerden düşüncelerinizle ilgili yorumda yapın. Gündemle ilgili olabilir vb. şeyler olabilir. Bunun yanında yazınızı yazmadan yazacağınız konu hakkında bilgiler elde edin. Örneğin Srebrenica katliamını yazmışsınız. Mesela şöyle bir video verebilirsiniz :
    https://www.youtube.com/watch?v=P1hSEtoOQvM

    Bunların yanında yüzlerce sizin gibi genç kız blogu var. Hepsinde de aynı şeyler. Populer olan islami ve öbür konulardaki kitapların okunması, dünya edebiyatının eserlerinin okunması, gezi notları vs. Mesela Srebrenica katliamından bahsetmişsiniz. Dünya üzerinde sadece bir Bosna da mı katliam yapılıyor? Örneğin 2 sene önce Fransa'nın Afrika'daki Mali ülkesinin başına müslüman bir parti geçtiğinde bunlar radikal müslüman diyerek onların üstüne bombalar atarak o hükümeti düşürmesi. Bu bir katliam değil midir? Bu haber gündemde 2 haftadan fazla durmamıştır. Kimse de sorgulamamıştır. Böyle şeylere eğilseniz. Çok faydalı olmaz mı?

    Edebiyatı seviyoruz. Okumak hoşumuza gidiyor yalnız yaşanan gerçeklerle ilgili kitapları gözardı etmiyor muyuz? Edebiyat amacı hakikati süslemek değil midir? Edebiyat derken hakikati ıskalamıyor muyuz? Genç hanımlarda bu çok gözüken bir mesele. Okunan bütün kitaplar tam bir mesaj vermeyen sadece soyut ve havada bir düşünce sunan şeyler olmuyor mu? Lütfen beni yanlış anlamayın. Ötekeleştirmiyor veya kınamıyorum sadece kardeşçe uyarıyorum :)

    Birde şu tavsiyeyi vermeliyim. Yalnızlığa alışmayın. Yazıda bahsettiğiniz tahamülsüzlüğü yakın akrabam olan kimi hanımlardan da duymuştum. Bu zararlı bir haldir. Ailenizle anlaşamıyor ve sıkıntı yaşamış olabilirsiniz ancak ilişkinizi iyi tutun. Ailesi ile ilişkisi çatışmalı olan kişilerin hayatlarının geri kalan kısmında eşleri ve çocukları ile ilişkileri de çatışmalı oluyor.

    Son olarak bende uzun seneler Van'da yaşamış bir insanım ve Van'ı çok severdim. Hala seviyorum ama artık uzaklardayım.Zannımca yazlığınızda Mola Kasımdadır :) Van'ın kiymetini bilin çünkü insan ayrılınca daha iyi anlıyor. Neyse çok uzattım. Kolay gelsin blogunuzun tasarımı da çok güzel bu arada.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle hoşgeldiniz ve yorum yaptığınız için teşekkür ederim hemde uzun ve yapıcı bir yorum olmuş :) "Bu yazıları kendim için yazıyorum ama başkalarına da ulaşsın istiyorum" gerçeğini asla inkar edemem aksi halde burada yazmamın hiçbir manası olmazdı dediğiniz gibi.Ama okunmak derdiyle değil,yardımcı olabileceğim yada yardımcı olacak insanlara ulaşmak amacıyla yazıyorum.Asla kişiliğe hakaret olarak alınacak bir cümle değil zaten :)

      Yazılarımı twitterda paylaşıyorum zaten ama gündemle ilgili yazmaktan şahsen kendim kaçınıyorum.Çünkü kim olursa olsun kavga etmek istemiyorum.En küçük bir yanlış anlaşılma ihtimalinden bile çok rahatsız oluyorum çünkü.Srebrenitsa hakkında detaylı bilgi vermemem yanlış oldu haklısınız.Videoyu kendimde izledikten sonra güncelleme olarak ekleyeceğim inşallah :)

      Benim gibi yüzlerce genç kız blogu olduğunun farkındayım.Genellikle benzer yazdığımızında. Ama ben henüz popüler islami bir kitap,aslında popüler bir kitap yazısı yazmadım.Hatta özellikle popülerlikleri geçtikten sonra okumayı tercih ediyorum.Ama bazı kitapları aldım ne yalan söyleyeyim.Gezi yazısı yazacak kadar gezemedim de maalesef.Ayrıca zaten bu bilindik konulardan uzak durmaya çalıştığım için uzun aralıklarla yazı yazıyorum.Yeni konular arıyorum çünkü :)

      Dünya üzerinde sadece Bosna da katliam yok ne yazık ki.Bir çoğunu henüz öğrenmemiş kardeşinizin cahilliğine bakmayın lütfen.İnşallah daha yakından takip edip elimden geldiğince duyuracağım.

      Haklısınız edebiyatı kitap okumayı çok seviyorum.Elimden geldiğince daha dolu kitaplar okumaya çalışıyorum.Üzerinden okumak değilde tam manasıyla anlamak amacındayım. Tavsiye edeceğiniz kitaplar varsa tekrar yazın lütfen.

      Ve aileme gelirsek,lütfen bunu klasik genç tahammülsüzlüğüyle karıştırmayın.Daha zor şeyler yaşadık,yaşadım maalesef.Bazı insanları rencide etmemek amacıyla kısaca ve yüzeyden anlatıyorum.Belki onu da yazmamalıydım haksızım belki de.Şu kadarını söyleyeyim bizim ilişkimiz ancak uzak kalınca bir şeyleri görmezden gelince iyi oluyor. Yani klasik genç kaprisi yapmıyorum. Yalnızlık Allaha mahsus bende alışmak istemezdim.Çözüm arıyorum inşallah :)

      Bende memleketimi çok seviyorum :) Teşekkür ederim :) İyi günler

      Sil
    2. Aslıhan hanım

      Kendinizi eleştirebilmeniz ve kendinize dürüst olmanız büyük bir erdem. Tebrik ederim. Bunun yanında aile meselenize kesinlikle müdahale etmek gibi bir gaflette bulunmuyorum yalnız ailenize karşı onları en az kıracak bir mesafede bulunun çünkü Anne-Baba hakkı (veleyki mecusi olsalar dahi) çok büyük. Son olarak benim sosyal hesaplarım yok yalnız eğer siz bu alanda uğraşacaksanız istesenizde istemesenizde bir çatışma olacak. Suya giren ıslanır. Bunu sadece gündem hakkında yorum yapma anlamında düşünmeyin.

      Bunun yanında "tavsiye edeceğiniz kitaplar varsa tekrar yazın lütfen" demişsiniz. Ben kitap tavsiye etmeyi pek sevmiyorum yalnız geçen aylarda Konya ziyaretimde bir yaşlı amca elime kocaman bir kitap tutuşturmuştu. Bende ya ben bu kitabı nasıl okuyayım demiştim içimden yalnız sonra okuyunca iyi ki vermiş demiştim. Bu sebeple 3-4 kitap tavsiyesinde bulunacağım. Birazda açıklayacağım:

      Alem-i İslam (Abdurreşid İbrahim)Sadelerştiren Mehmet Paksu- 1900 lü yılların başında Kazak bir müslüman alim yazmış. Adı yanıltmasın İslamı anlatan bir kitap değil. Bir seyahatname tarzında. O sıralar Rusyada kazaklara olan baskı artınca kendisi bir geziye çıkıyor. Çin-Kore-Japonya vb. ülkeleri islami bir bakış açısıyla dolaşıyor. Ben şahsen okurken taa 100 yıl önceki bir kişinin hassasiyetleri ve o güzel bakış açısına şaşırdım. Kitab geniş bir kitap bende bütününü okumadım ama kısa konular altında toplanmış bu sebeple japonya, kore başlıklarının altındaki başlıkları okudum. Kesinlikle tavsiye ederim.

      Risale-i İslamiyye (İbrahim Müteferrika) Çeviri: Mahmud Es'ad Coşan- Kısa bir kitap muhtemelen seversiniz. Gene zannedildiği gibi İslamı anlatan bir kitap değil.Osmanlıya matbaayı getiren ve önceden hristiyan olan İbrahim Müteferrika 300 yıl önce kendi dilinden neden Müslüman olduğunu anlatıyor. Hristiyan hocalarının kendilerine okumayı yasakladıkları kitabeleri okuyup Peygamber Efendimizin müjdesini duyunca Müslüman olmaya karar veriyor. Kısa bir kitap güzelce okursunuz.

      Robinson Crusoe (Daniel Defoe): Benim en sevdiğim kitaplardan birisi. 3 kez okumuşumdur. Issız bir adaya düşen bir kişiyi bence çok güzel bir dille anlatıyor. Jules Verne'nin kitapları da güzel

      Mutlu Evlilik Okulu ve Kulak Aşık Olurmuş Gözden Evvel (Sema Maraşlı)- İş için kişiler 4 senelik bir üniversite eğitimi alıyor fakat Emekli olduktan sonra bile bitmeyen bir kurum olan evlilik için bir kitap okumayı zul görüyor. Ben şahsen hanımların ellerinde hep aşk- meşk ile ilgili kitap görüyorum hatta bazıları böyle ilahi aşk işte islami aşk vs.(Erkeklerde hiç okumuyor ya oda başka bir boyut) Yalnız baksanız çoğunda kişinin ne yapacağını anlatan veya ne yapması gerektiğini anlatan bir kitap yok. Sonra hanımlar ve erkekler hayallerle evleniyor gerçeklere çarpınca çabuk kırılıyorlar. Bu sebeple isterseniz 40 yaşında evlenecek olun bence her gencin erkek veya kızın okuması gereken kitaplar. Nevzat Tarhan da güzel ama Sema hanım doğruları daha dürüst anlatıyor.

      Fahreneit 9/11- Michael Moore: Dünyanın en fazla izlenen belgeseli ne yazık ki bizde kimse bilmiyor. En saçma filmi buluyorsunuzda bu belgeseli bulamıyorsunuz. Bence üzücü ama belgeseli izlediğinizde eminim çok şasıracaksınız (Unutulmazfilmler.co'dan izleyebilirsiniz.)

      Home-(Yann Arthus-Bertrand)- Çok güzel bir belgesel. Biraz bizim aç gözlülüğümüzü gösteriyor. Karamsar ama sonunda gene güzel olumlu şeylerden de bahsediyor. Kesinlikle izleyin.

      Daha bir sürü kitap ve belgesel var ama zannımca bunlar sizi uzun süre meşgul eder. Gene de özellikle bir alanda istediğiniz bir kitap veya belgesel isterseniz söylerim.

      Sil
    3. Kısa zamanda geri yazdığınız için teşekkür ederim :) Yapıcı eleştirileri kabullenmenin iyi olduğunu düşünüyorum :) Gençlikte ne yazık ki insan ailesi ile ters düşebiliyor bazen kalplerini dahi kırabilir tabii aynı oranda kırılıyor.Bunu geç anladım,anlıyoruz maalesef.Birbirimize ters düşsek de elimizin yetişeceği mesafedeyiz hep.İnşallah daha iyi olacağız.

      Tevafuken tavsiyelerinizin hepsi bir şekilde ilgi alanımda zaten örneğin ilk kitap,uzun yıllar koreye ilgi duymuştum.Robinson Crusoe yıllar önce okumuştum.birde şimdi ki aklımla okuyayım :) Tavsiyelerinizden Mutlu Evlilik Okulu ve Kulak Aşık Olurmuş Gözden Evvel kitabını Valilik tarafından desteklenen bir kursta kaynak olarak kullanmıştık.Ailevi durumlar biraz daha iyiyse kitap ve hocamız vesilesi ile oldu.

      Belgesel izlemeyi de çok severim.Sanırım sadece filmleri değil belgeselleri de yazmalıyım :) Yada saçma olmayan filmleri de :)
      Tüm tavsiyeleriniz için teşekkür ederim :) Her alanda bilgiye açığımdır mutlaka okunmalı ve izlenmeli dedikleriniz varsa yazabilirsiniz mutlu olurum.İyi akşamlar

      Sil
    4. Koreye ilgi duyuyorsanız biraz üzülebilirsiniz çünkü o sıralar Kore, Japonya'nın sömürgesi idi :D

      Bu kitapların yanında mutlaka okunmalı diyebileceğim bir kitap yok şu an. Okunursa faydalı olabilir diyebileceğim kitaplar var ama o zaman en az 3 saat yazı yazmam lazım. Bildiğiniz gibi kitap çok. Bu belgeselleri izledikten ve kitapları okuduktan sonra zate bir kaç kitap ve belgesel daha çıkar karşınıza yani oldukça vaktinizi alır zannederim.

      Kolay gelsin iyi günler:)

      Sil
    5. Malum savaştan sonra ayrıldıklarını biliyorum :) Zaten özellikle ergenlik yıllarımda çok ilgiliydim yine sömürge olmalarına üzülme :D Benim listemde baya kalabalık :) ancak herkesin favori bir kitabı olur ya o yüzden sordum :)

      Teşekkür ederim :)

      Sil
    6. Merhaba hala blogu okuyor musunuz ve başka önerecekleriniz var mı acaba diye yazıyorum :)

      Sil
    7. Bir yerlerden sizi duydum demek ki gelip bu yorumu gördüm. Tavsiye ettiğim kitapları okudunuz mu? Okumadıysanız tavsiye etmemin pek faydası olmayabilir. En azından almışsanız güzel olur. Yazılarınızda hiç birini görmedim. En azından belgeselleri izleyin lütfen :)

      Yeni kitap ne önereyim. Ben genellikle okuyup okuyup okuduğunu unutan bir insan olarak bazen en sevdiğim kitapları önermeyi unutuyorum :D

      Yalnız bir iki tane tavsiye edeyim.

      Tolstoy: İnsan ne ile yaşar? --- Bu kitap neden Tolstoy müslüman mı tartışmasını besleyen en önemli kitaplardan biri bence. Yalnış hatırlamıyorsam 3 hikayeden oluşuyor. Kısa sürede bitirirsiniz. Hikayeler hakikaten çok güzel.
      Yusuf Has Hacip'in-Kutadgu Bilig eseri. Özellikle içinde çok özlü sözler olan güzel bir eser. İlk Türkçe eserlerden zaten. Ben kısa bir versiyonunu okumuştum. Çok hoşlanmıştım. Geçen İş bankası yayınlarında da gördüm.

      Bu arada profil fotoğrafını nereden buldunuz merak ettimde.

      Sil
    8. Merhaba hala okuyup okumadığını merak ettiğim için yazmıştım :) cevapladığınız için teşekkür ederim :) Önceki yorumda önerdiklerinizi okumasam ve izlemesem niye yenilerini isteyeyim :) İnsan iyiliğini yada kötülüğünü bilmediği şeyi isteyemez değil mi? ki zaten önceki iki kitap okuduğum kitaplardı. Yazılarını yazmaya fırsat bulamadım diyelim :) İnsan ne ile yaşar? kitabını lisede okumuştum :) Kutadgu Biligde aşina olduğum ama tamamen okumadığım bir eser :)
      Profil fotoğrafımı da tumblr sitesinden bulmuştum hatırladığım kadarıyla :)Yorum için teşekkür ederim

      Sil
  5. Yazdığın ve sildiğin yazını hatırlıyorum ben. Okudum hatta. Burası senin dünyan, senin fikirlerin. Lütfen kendini kısıtlama canım. Ben kontrol panelimde gördüğüm nerdeyse her yazıya yorum yapmaya çalışıyorum. İlgimi çekmese de selam vermeye geldim dediğim bile oluyor :) Bir emek var bu yazılarda çünkü. Ülkenin geçtiği şu süreç için yazılan yazılara ise pek yorum yapmadım. Bu konudaki şahsi fikrim, zaman ne gösterir bekleyip görmek yönünde. Bu olaya dair kafamda soru işaretleri var çünkü. Tuhaf gelen bir şeyler var. Allah ülkemize ferec ve mahrec ihsan etsin diyorum. Kartpostallara bayıldım. Çok severim nostaljiyi. Lütfen sık yaz olur mu :) Sevgiler ❤

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gündem hakkında yazımı birazda yerine oturmayan şeyler olduğu için sildim.Önce neyin ne olduğunu bir görelim diye düşündüm :) Amin. İnşallah yazacağım.Yorum için teşekkürler sevgiler

      Sil