Burnumda leylak kokusu kulağımda Sezen'in sesi kısaca kesilmiş tırnaklarımla dokunuyorum harflere.. Yazacak binlerce konu ve yazmaya üşenen bir ben varım. Misafirimiz ramazan gitti gidiyor. O kadar şey oldu ki bu ramazanda kırılıp bir daha gelmezse şaşırmayacağım. Başsağlığı mesajlarını Verdiğimiz son sene olur umarım..
Güneş batarken esen rüzgarın hissettirdiği duyguyu bilir misiniz? Güzeldir, iyi hissettirir ve umut verir. Odanın içine yayılan renkler hayranlık uyandırır. Perdenin odanın içine savruluşu ile basit ama güzel bir manzara çıkar ortaya elime fotoğraf makinesi alma isteği uyandırır hatta. Ben bir yaz ikindisinde veda etmek isterdim bu dünyaya.
Konuları değiştire değiştire ilerliyorum paragraflarda. Hayatta hep aynı yerde olmamın inadına. Bir gün Yüzümü güldürecek insanla atlayacağız satırları. O günleri bekliyorum şimdi. Ama bilirsiniz, bir anda yakarım her şeyi. O an gözüm görmez sonra çöker yere yaktığıma ağlarım.
O kadar sıcak ki vantilatörü odama getirdim. Umarım ay sonu tedaş(aslında Van olduğu için vedaş ama ağız alışkanlığı işte) hayatımın sürprizini yapmaz. Zaten şu aralar benim olmayan borçları ödemek zorundayım. Bakalım ne olacak ? Hayat bu kez hangi yolu seçecek?
Bazen hatta çoğu zaman bayramlarda olan davranışları abartı buluyorum. Sanki yeterince tüketmiyormuşuz gibi sırf bayram için alınan Kıyafetler 1 ay aç kalmamızın inadına tatlılar, şekerler, yemekler. Her yer tıklım tıklım. Gündüz ayrı, gece ayrı. Her yer insan kokuyor- bazıları yanık çorap- sıcak ve mağaza müziği ile birlikte midenize ağır bir yük oluyor. Ramazan sabır ayı ancak oruçluyken bunların çekilmediğini itiraf etmeliyim.
Bir etkinliğe katıldım kartpostal yollayacağım. Çok hoşuma gidiyor. Hatta Van'da istediğim gibi kartpostal bulamayıp fotoğrafçıda bastırdım. Ancak gel gör ki yazmaya ve yollamaya üşeniyorum. Daha doğru ne yazacağımı bilmiyorum. Bakalım inşallah yarın yollayabilirim.
Yeni bir 2 kitap bitirdim. Çerez kitaplardan. Bazen bu kitaplardaki karakterlere o kadar benziyorum ki belki de o kadar basitimdir diye düşünüyorum. Şimdilik onların ki gibi bir mucize gerçekleşmedi hayatımda. Hala ışıklar içinde gelmesini bekliyorum :) 2 ay boyunca ağır kitaplar okuyacağım neyse ki. O karakterler biraz daha ayakları yere basan cinsten. Kitap kulübü buluşmalarını çok seviyorum. Ve kitabı okuyamamış olduğum zaman utanıyorum. O Yüzden inatla belirlenen Kitapların hepsini okuyacağım. Sanırım hepsinin yorumunu burada paylaşırım.
Bir diğer konu ise benim durdurulmaz ağzım. Bazen bir ortamda birden bire kaçıyor Sözcükler ağzımdan. O an yerin dibine giriyor fakat çıkamıyorum. Allahtan çok fazla üstünde durulmuyorda rahatlıyorum. Tabii sonrasında unutmak be mümkün aklıma her geldiğinde aynı utancı tekrar yaşıyorum. Ki bu her zaman böyle yıllar sonra bile utançla hatırlayacağım.
İşte böyle sevgili dostlar şu sıralar hayatımda olanlar kısaca böyle. Daha az sıkıcı yazılar yazmayı umuyorum hatta arada bir gelen gayret ve ilhamla stok yapacağım. En azından planların bu yönde :) sizler neler yapıyorsunuz? Konuşun benimle. O zaman çok mutlu olurum :)