SEYİRLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
SEYİRLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
SEYİRLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
SEYİRLİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Oca 2019

İZLEDİM | FINDIKTAN SONRA

Merhaba efenim bugün nasılız bakalım? Soğuk etrafınızı sarmışken ,güneşin ışıkları gözünüze vuruyor mu? Çok güzel oluyor bilginize :) 

Bugün sizlerle Ercan Kesal'ın yapımcı ve yönetmenliğini yaptığı "Fındıktan Sonra" belgeselini paylaşmak istiyorum. Aslında 10 Aralık da 8. Avrupa Birliği İnsan Hakları Film Günleri kapsamında izledim. Ama bazı sağlık sorunları olunca ancak yazmak nasip oldu.


Düzce Çiçekpınar köyündeyiz. Fındık üreticileri, üretirken geçtikleri süreçleri, geleceğe dair düşüncelerini yarım saatte izliyoruz. Çıkış noktası "İmeceden mevsimlik işçiye" bir köyün kapitalizmle imtihanı...

Fındık üretici için varken geçmişte onlara bol bol yetiyorken, gün geliyor üretici fındık için fındık işini devam ettirmek amacıyla var olmaya başlamış. Ekonomiye farklı bir bakış açısıyla bakarken toplumsal durumlara da şöyle bir göz kırpmış sayın Kesal  Ki ben bu kısımları ayrı bir beğendim. Hele Haluk Bilginer'in sesi ile belgeselde okuduğu şiir, bence muhteşemdi. Sizler için şuraya bırakıyorum.


Hatırladığım kadarıyla belgesel bir tezden ortaya çıkmış. Senaryoyu yine belgeselde yer alan Melek Mutioğlu ile Ercan Kesal yazmış. Ben kesinlikle çok beğendim  Fırsat bulduğunuzda mutlaka izlemenizi öneriyorum  Zaten etkinlikleri kendi sayfalarında duyuruyorlar. Belgesel yarım saat olunca içeriğini çok fazla söylemeden ancak bu kadar yazılabiliyor maalesef. 

Bu arada vandan bir okuyucu iseniz, 27 Ocak günü Ercan Kesal Van İl Halk Kütüphanesinin davetlisi olarak vana geliyor. 

Sağlıcakla kalınız... 

devamını oku
PAYLAŞ:

19 Eyl 2016

İZLEDİM | Hush! Girls Don't Scream - Şşş... Kızlar Çığlık Atmaz


Merhaba. Bir kaç gün önce izlediğim ve çok etkilendiğim bir filmden bahsetmek istiyorum. İranın adalet sitemini,cinsiyetçiliği,çocuk istismarını olabilecek en dramatik yolla anlatmış.İzlediğim andan beri göğsümün orta yerine bir şey oturdu ve kalkmıyor.

Bir sahnesi özellikle instagramda çok ünlü.Sanırım hepiniz denk gelmişsinizdir.Bir evlilik teklifi sahnesi.Zaten google da ismini arattığınız zaman elmanın içinden yüzük çıkan iran filmi cümlesini de göreceksiniz.Bir çok insan o sahne yüzünden aşk üzerinden devam edecekler sanıp bu filmi seyrediyor. Esas  kızımız Şirinde öyle sanıyordu muhakkak.


2013'de İranda en iyi film ödülüne layık görünen Pouran Derakhshandeh yapımı filmin   konusu ise şöyle;

Şirin birkaç saat sonra evlenecektir ancak umulmadık bir şey olur ve tanımadığı bir adamı öldürür. Bu suçun sebebi, Şirin'in kâbus dolu çocukluğunda gizlidir. Sır düğümleri bir bir çözülür ve asıl soru ortaya çıkar: "Gerçek Suçlu Kimdir?" 

İzler izlemez aklıma Reyhaneh Jabbari idamına gönderme olabileceğini düşünmüştüm ki zaten izleyenler tarafından da bu iddia edilmiş ancak yönetmen bu iddianın asılsız olduğunu belirtmiş. Sanıyorum gerçekten böyle bir gönderme olsaydı İslam devriminin yıl dönümünde yapılan bir festivalde en iyi film ödülüne layık görülmezdi. Başrol oyuncusuna hayran kaldığımı söylemeden geçemeyeceğim. Tannaz Tabatabaei hem çok güzel bir kadın hemde çok iyi oynuyor.



 İstiyorum ki mutlaka hepiniz izleyin. gerçek katil kim sizde görün.Onun ruhunu öldüren mi? anne ve babası mı? kızları "rezil" olmasın diye tanıklık yapmayanlar mı? Ve inanıyorum ki bu hüzün dolu filmi seyrettikten sonra bir daha evlatlarınızı kimseye emanet etmeyecek etrafınızda ki insanları çok daha iyi gözlemleyecek en azından şüpheyle bakmayı öğreneceksiniz.Ve el-alem ne der hapishanesinin duvarlarını fark edeceksiniz. İzlemeyenler için spoiler vermek istemediğim için daha fazla bahsedemiyorum ancak Şirinin avukatının mahkemede ki son savunmasını sizlerle paylaşmak istiyorum.


Dediğim gibi ben çok etkilendim adeta ciğerim yandı. Farklı ülkelerde aynı adaletsizliği yaşayan çocukları düşündüm.Biz sadece mahkeme sonuçlarını görüyoruz.O çocukların güzel dünyasının ne hale geldiğinin farkında bile değiliz.Belki de bu kadar etkilenmemin sebebi bu cümleyi sürekli duyarak büyüdüğümdendir. Sanıyorum bir çoğumuz her bağırdığımızda bu sözleri duydu. Ama kimse çığlıkları duymadı.

"Şşş! Sessiz Ol! Sakin!"
"Kızlar bağırmaz!"
"Kızlar çığlık atmaz!"

devamını oku
PAYLAŞ: